Sevgili okurlar, bu hafta sizlere Neşe’yi tanıtacağım. Neşe doğduğunda annesi onu istemiyordu, çünkü annesi, eşi ve eşinin ailesi tarafından uzun süreli şiddet görmüş ve can havliyle polise sığınmıştı. Sonrasında da, kendi anne babasıyla birlikte, başka bir şehirde hayata tutunma telaşındaydı. Aslında Neşe’nin annesi güçlü bir kadındı, çocuğunu ortada bırakmak istemiyordu, ama şiddet artık canına tak etmişti. Olayın derinlerine indiğimizde görüldü ki; annesi Neşe’yi istiyordu ancak geçmişe dair hiçbir acının kendisini takip etmesini istemiyordu. Teşhis koyulmuştu, Annenin sığınabileceği tek liman vardı; Devlet Baba.
Küçük bir destekle Anne, kısa zamanda Neşe’yi bağrına basmıştı, Neşe ilk sütünü emmiş, her şeyden habersiz mışıl mışıl uyuyordu; Devlet Baba yanlarındaydı artık. Bir süre sonra, anne ziyaretime geldiğinde Neşe’ye bakarken mutluluğu gözlerinden okunuyordu. Anneye verilen ekonomik destek ve Neşe’nin küçük teyzesinin Sosyal Hizmetlerin yönlendirmesiyle eğitim öğretime katılımının sağlanması, ekonomik ve sosyal sıkıntılar yaşayan ailede, adeta bir bayram havası estirmişti. Neşe’nin annesi ve küçük teyzesi sevinçten kıpır kıpırdı. ‘Ağabey’ dedi Neşenin annesi, ‘çocuğun adını daha koymadık, ismini sen koyarsan çok mutlu olurum.’ Hayata dezavantajlı başlayan, bu yavruya baktım ve ‘hayatı boyunca hep mutlu olsun inşallah’ diye içimden geçirerek; ‘Adı Neşe olsun’ dedim. Karşımda bir ‘gizli kahraman’, çocuğuna sımsıkı sarılmış duruyordu. Her şeye rağmen Neşe’sine sarılan bu kadına saygı duyulmaz da ne yapılırdı.
Neşe özelinden genele baktığımızda, ülkemizde binlerce annenin binlerce ailenin Sosyal Hizmetler aracılığıyla yaşama tutunduğunu bilmek, her şeye rağmen insanın içine bir umut dolmasına yol açıyor. Oysa filmlerde gördüğümüz kahramanlar çok güçlüdürler ve doğaüstü yetenekleri vardır. Gerçek hayatta ise durumlar hiçbir zaman böyle olmaz. Hiç olmayacak şeyleri istemek ve beklemektense, elimizdeki imkanları en iyi şekilde değerlendirebiliyorsak, bence bu bir kahramanlıktır. Bazen bir savaşın ortasından çocuğunu çekip çıkaran bir anne, bazen evde aç bekleyen yavrularına ekmek götürebilen bir baba, bazen de her şeye rağmen dimdik ayakta kalabilen bir insan; ‘Kahramandır’. Tabi ki bunların gösterişi ve reklamı olmadığı için bu kahramanlıklar gizli kalmakta adına da ‘Gizli Kahraman’ denmektedir.
Çevrenize dikkatle baktığınızda, sizlerde bu ‘Gizli Kahramanları’ görebilirsiniz. Belki siz de bir gizli kahramansınız; kim bilir?
Haftaya görüşmek üzere.