Çağımız bizi bireyciliğe, çıkarcılığa ve sonunda ruhsal yalnızlığa götürdü. Kişisel gelişim diye yutturulan akımların çoğu da yangına körükle gitti. En meşhurlarından birinin söylediği söz: “Bedava peynir sadece fare kapanında olur” …
Canlılar arasında eşrefi mahlukat olan insan, sahip olduğu insani değerlerden uzaklaştığı ölçüde bencilleşir, sonunda varacağı yer yalnızlıktır. Kalabalıklar içinde bile olsa yalnızdır…
İnsan içinde barındırdığı kötü huylardan arındığı kadar iyi bir insan olma yolunda iç yolculuğuna devam eder. Bu yolculuk yalnız gidilen bir yolculuk olsa da kılavuzsuz gidilmez. Kılavuz doğru ise, yol doğru ise yalnızlık çekmez. Zira Hak ile olan asla yalnız değildir…
Temelde Hak ile olmak çoğu zaman yalnız kalmayı gerektirir ancak yalnız olmayı değil…
Hak ile olmak birey olmayı sağlar, birey olmak ile bencil olmak arasındaki ince çizgi buradan başlar. Hak peşinde olmak; kişilerin, kurumların, grupların peşine takılmayı reddeder. Kadim medeniyetimiz bize “Kişiler yanılır sen hakikati öğren onun peşinde ol” der…
Aidiyet duygusu ile davranan birey, hakikat yolculuğundan habersiz içindeki boşluğu bağlı olduğu grup ile doldurmaya çalışır. Ancak yalnızlıktan kurtulamaz…
Grupların, kalabalığın olduğu her yer, potansiyelinde menfaat barındırır. Bu menfaati elde etmek isteyenler her devirde olagelmiştir. Çağımızda “Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için” geçmişten anılan bir güzel söz olarak kalmıştır. Oysa kadim medeniyetimiz bize “İnananlar bir vücudun organları gibidir bir uzuvdaki arızayı tüm vücut hisseder” diye öğretir…
İşte bu yüzden kâğıt üzerinde mükemmel olan inanç ve idealler, taraftarlarının kendi içinde sınanmasına sebeptir…
Yalnızlık; insanın iç alemine nazar etmesi, kendini hesaba çekmesi ve günlük koşuşturmanın karmaşasından çekilip sağlıklı düşünmeye giden yol olmalıdır. Böyle olunca sahte dostlar, sahte samimiyetler ayan olur ehline…
Günün belli saatlerinde, haftanın, ayın, yılın belli zamanlarında bir dinginliğe ihtiyaç vardır. Kalabalıkların sürüklediği karmaşayı yenmenin, anı yaşamanın ve hayata anlam katmanın vazgeçilmezi olan yalnızlık herkese lazımdır.
Yalnızlık, hakikatle yüzleşmektir. Aklını kiraya vermemektir. Sağlıklı düşünmektir. Birey olmak, insan olmak, bencil olmamaktır.
“Halvet der encümen” eskilerden bir hayat düsturudur...
Bir ağaç gibi hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşamaktır. Yaşatmak için gayret etmektir.