Tebdil-i kıyafet, sözlükte "değiştirmek" anlamına gelen tebdil kelimesinden türer. Kıyafetini değiştirmek anlamına gelir. Sarayda yaşayan hükümdar, halkla ilgili bilgileri genelde yardımcılarından alır. Fakat bazen bilgiler yeterli gelmediğine kanaat getirince kendisi kimi zaman bir seyyar satıcı, kimi zaman tüccar kimi zaman ise bir seyyah gibi vatandaşın içine girer dertlerini dinler hatta aslında kend yönetimini bile eleştirirdi. Bu sayede ise tebasının derdine çare bulur yanlış bir uygulama varsa halkı canından bezdirecek davranış içine giren varsa hepsini tespit eder akabinde de gereğini yerine getirirdi. Üstelik bu uygulama hem peygamberler tarafından, hem halifeler hem de Osmanlı sultanları tarafından kusursuzca uygulanmıştı. Günümüzde ise rugan ayakkabı, kravat, kolalı gömlek ve fiyakalı ceketten taviz vermek istemeyen yöneticiler bunu hakir görüyor olsa gerek ki ne duyulur ne işitilir. Adı üstünde ‘gizli denetim’ der gibisiniz ama özellikle Alanya küçük yer bugün fısıldayarak konuştuğunuzu yarın başkası haykırarak anlatıyor malum yerin kulağı var. Hz Davut peygamber ile başlayan Hz Ömer ile devam eden sonrasında ise yine devlet arşivlerinde de geçtiği üzere Osmanlı padişahları bu geleneği Fatih Sultan Mehmet başta olmak üzere sürdürdü. Kanunî Sultan Süleyman, 2. Osman, İkinci Ahmed, 3. Osman, 3. Mustafa, Abdülhamid Han da sık sık denetim yapanlardı. Günümüzde ise ne duyan ne gören var bu gibi uygulamaları. Bazı şehirlerde valiler kaymakamlar icra ettiği haberlere dahi konu oldu da bizde çıt yok. Kaymakamından belediye başkanına, kurum müdürüne siyasi parti başkanlarına durum aynı. Bazı kamu kurumlarında göreve gidilip gidilmediğinde bile şüpheleniyor insan. Olur mu öyle şey diyen vardır mutlaka. Mesela Alanya Meteoroloji Müdürlüğü’nü eskiden arayınca telefon dahili numara tuşlanınca en fazla 2’nci çalışta telefon açılırdı. Şimdi dahili numara ya devre dışı ya fişi çektiler. (Geçen hafta bi aracı vasıtası ile haber gönderince telefon başında bekliyoruz arayabilirler) dediler hakikaten açtılar ve hava sıcaklığına ilişkin verileri paylaştılar. Sonrası mı yine aynı santraldeki yetkili galiba beşik sallıyor. Sadece meteoroloji mi elbette değil Karayolları da DSİ de ona göre. Dere yatakları istila atlında, Karayolları kendi kabuğuna çekilmiş halde. Bırakın seni beni herkesten uzaklar. Bu kurumlar ansızın ‘habersiz’ denetlenmiyor da sanki diğerleri denetleniyor mu diye soran sayın abi biliyorum onlarda denetlenmiyor. Mesela taksilerle ilgili her gün şikayet yağıyor. Yaz döneminde yerli müşteri kabul etmeme, geceleri ÇOOOK özel tarife taksimetre zaten o taksilerde hep bozuk ne hikmetse. (işi hakkı ile yapanlar baş tacı). Antalya Büyükşehir Belediyesi mi müşteri gibi binecek, Alanya Belediyesi mi, Alanya Kaymakamlığımı yoksa şoförler odası mı bilmiyorum ama sorun yok değil çok… Açılış, davet, planlı toplantılardan, makam araçlarından, şık kıyafetlerden arınıp her hangi birisi gibi koruma bir adım gerinizde, fotoğrafçı 3 adım önünüzde makam şoförü yanı başınızda olmadan bi zahmet sokağa çıkıp yerinde gizli teftiş yapsanız. Şalvar kasket ha birde kortejlerde taktığınız Yörük poşusu filan da olur. Aslında hepinize yakışır da vesselam…