Doğa harikası.
Bakımsız ama. Pis ve hoyrat kullanılmış.
Su kenarı ama çöl gibi.
Çok güzel ama sigara izmariti dolu.
Kalabalık ama karışık.
Düzenden, denetimden uzak…
Tahmin edeceğiniz gibi Salda Gölü’nden söz ediyorum.
Tartışmaların en yoğun olduğu, ihalenin yapılacağı gün Yeşilova’da idim.
Küçük bir ilçe. Doğası, havası güzel.
Tamamı Yeşilova ama, içinde farklı göller var.
En popüler olanı Salda. Türkiye’nin Maldivleri.
Belediye Başkanı Mümtaz Şenel gezdirdi bizi.
Göl çevresinde daire çizerken dinledik meseleyi kendisinden.
Düzenlemeye karşı değiller.
Çeki-düzen, iyileştirme ve geliştirmeyi istiyorlar.
Yeşilova’da yaşayanların Salda ile ilgili kafasını karıştıran iki şey var.
Birincisi, doğal sit alanı olduğu için Yeşilova Belediyesi’ne çivi dahi çaktırmayanlar, şimdi o güzel kumsala iş makinası ile nasıl girecekler?
Neden olacağı zararlar nedir?
En önemlisi de 200 metre olan koruma bölgesi neden 50 metreye indirildi.
İlk 50 metre 1. Derece sit alanı., ikinci 50 metre ise 2. derece sit alanı olacakmış.
Ağaç diktikleri için bile kendilerine ceza yazan anlayışın Salda’da yapmak istediği Milli Park Planı bu nedenle akıllara yatmamış.
İşin rantı büyük.
Maldivler olarak ün yapan Salda Gölü’ndeki belediye tesisi yerel seçimden sonra kar etmeye başlamış.
Daha önce ayda belediye kasasına bin lira koyan işletme şimdi yüzbinler koyuyor.
İştahın kabarması normal yani.
Yeşilova Belediye Başkanı CHP’li.
Umarım gelişmelerde bunun etkisi yoktur.
Gelelim Salda’daki insan faktörüne.
Aslında gölü insanoğlunun kullanımına kapatmalı.
Çünkü, çer çöp, düzensizlik hepsi insan eliyle yapılmış.
Doğayı yaşamak için Salda’ya gidecek kadar bilinç sahibi insanlar, ellerindeki çöpü doğaya bırakmama konusunda yetersiz maalesef.
Sözün özü Salda’yı kirletenler turizm amaçlı kullananlar.
O nedenle diyorum ki, düzenleme yapın ama Salda’yı başkasına değil, bölge insanına, Yeşilova otoritesine verin.
Zira onlar yıllarca daha orada yaşamak isteyeceklerinden dikkatli kullanacaklardır.