Hoşlanmadığımız bir durumdan, bir kişiden veya bir mekândan uzaklaşma olmayabilir her zaman kaçış. Bazen istemese de insan kaçışa zorlanabilir ya kendi iradesiyle ya da başkasının dayatmasıyla…
Hicret bu tür kaçışlardan biridir. Medeniyetimizde önemli bir yer tutan hicrete göredir takvim. Doğup büyüdüğü yerlerden uzaklara göç etmek zorunda bırakılanlara muhacir diyoruz. Tarih boyunca insanlar bir yerlerden bir yerlere göç etmek zorunda kalmışlardır. Ata yurdumuzdan biz de göç ile geldik. Kuraklıktan dolayı göç ettiğimiz yönünde tarihi ve ciddi bilimsel çalışmalar var. Rivayetler muhtelif olsa da tarihçilerin çoğu Moğol istilasından kaçtığımızı söyler.
Manevi yönü de olan bu göç öncesi Alperenler Anadolu’ya gelmiş önce gönülleri fethetmişler. Sonra da toprakları vatan yapmışız, bedel ödeyerek…
Erenler masivadan kaçışı ve Hakk’a yönelişi de hicret saymışlar ve en hayırlısıdır demişler. Çağımız dünyasında müşterisi fazla olmayan bir kaçıştır bu ve ehline malumdur…
Muhacir durumuna düşen insanlar çoğunlukla yardıma muhtaçtır; yol bilmez, yurt bilmez, dil bilmez… Elinden tutmak, yardım etmek yakışır bizim tarihi misyonumuza. Sömürgeci devletlerin küresel oyunları ile oluşan savaşların mağdurları; yaşlılar, kadınlar, çocuklar…
Kültürümüzde, zulme uğrayan birini görüp yardım etmeyenler çok kesin bir dille ikaz edilir. İmkânı olduğu halde yardım etmeyenin haline acınası sözler söylenir. “Vermekle mal eksilmez” derdi dedem. Sadaka kültürü olan bir milletiz ve medeniyetimizde zekât, fitre, fidye gibi muhteşem gelenekler, vakıflar, dernekler hepsinden önemlisi merhamet duygumuz var…
İhtiyaç sahibi olmadığı halde yardım dilenmeye alışmış kişiler veya suça karışmış yanlış örnekler bizleri aldatmasın… Hamaset ile inanmış kitleleri galeyana getirmenin ötesinde bir çözüm olmaz.
Göçmen, muhacir, mülteci, sığınmacı üzerine geniş akademik çalışmalar da var ilgilenenler için. Her bir tanım için şartlar detaylıca incelenmeli her bir yer, grup, bölge için gelecek planlaması yapılmalı ve her topluluğun gittiği yerin kültürüne uyum programları hesap edilmelidir…
Bazen de insana hayatın günlük karmaşasından kaçışı gerekir. Koşturmacanın, telaşın ve benliğin dizginlenmesi ve hayal dünyasına ötelere kaçış…
Günün belli saatlerinde, haftanın, ayın ve yılın belli zamanlarındaki kaçış ve öze dönüş…
Selam olsun kendisine sığınan mazlumlara yardımını esirgemeyen canlara…
Muhabbetle…