Merhaba kıymetli okurlarımız.
Aslında yazın ve yayın dünyasına aşina birisiyim. Okurum,bilgi edinirim, yorumlarım, paylaşırım, fikir alırım. Benim ufkumu açan fikir alışverişinde bulunduğum pek çok kıymetli insan bana her zaman çok şey katmıştır. Bir sonraki paylaşım anı benim için iple çekilen bir süreç olagelmiştir hep.
Bu bağlamda günümüz ve gelecekteki en geçerli akçe görsel içerikli paylaşımlar olsa da –ki sonsuz kere faydasını ikrar ederim-yazının icadından sonraki bütün süreçler (geçmişte, halde gelecekte) için en kalıcı ve hayal dünyasına gem vurmayan, okuru soyut dünyası ile başbaşa bırakan ve kişisel gelişimin önünü ardına kadar açan, yazan ile okuyan arasında eskimeyen iletişim sunan yazın dünyası olagelmiştir.
Bir süredir yapageldiğim televizyon programlarının deşifresi şeklinde bir yol izleme kanaatiyle yola çıksam da, kültür ve sosyal dünyamızı enterese eden konularda ya yazma ihtiyacı hasıl oldu bendenizde. Malum tarihi sevdirme ve öğretme işini kendisine her hal ve şartta kendime şiar edindim. Bu vazgeçilmezim. Televizyon ve sosyal medya ekranları, belki de işitsel yayın dünyasının eskimeyen yöntemi radyo kanalları marifetiyle olageldi bu iş. Yazmak beyne kazımaktır,beyinlere kalıcı ulaşmaktır düsturuyla öncelikle yerelde ve ulusal çaptaki tarih konularını kendi tarzımla sunmak istedim.Hatırda kalmaz ,satırda kalır atasözü defeatle kendini ispat etse de ,hele bu sözler sadırdan satıra dökülürse daha da bu kıymetli olur.Umarım faydalı olabilir ,okuyucularımızın o engin dünyalarında bir katre de ben de olabilirim.
Her birinizi selamların en güzeli, en samimisi ve en insan merkezli olanıyla selamlıyorum.
800.YIL …
Türk tarihinde bazı yöneticiler vardır asırlara damgasını vuran. Kimisi devlet kurmuş,kimisi büyük fetihler yapmış ,kimisi de çığır açmış ,milletinin önüne düşmüş,ufuk insan olmuş,vizyon ve misyon sahibi olmuş,bazen özgüvenini kaybetmiş milletine ruh üflemiş büyük insanlar olmuşlar.İşte bunlardan birisi de cennet mekan denizlerin ve karaların sultanı ,fetihler babası Ulu Sultan I.Alaeddin Keykubat’tır.Çağının çok ötesindeki yönetimsel duruşuyla ,askeri ve siyasi dehasıyla şehit oğlu ,şehit bir sultan.Türk’ün tarihinde denizlere gerçek anlamda gem vurduğu ve adeta denizleri ilelebet görmeye başladığı yer olan Alanyamıza adını veren,tarihinin hiçbir döneminde hiçbir yöneticinin nazını bu kadar çekmediği güzel Alanya.Şehre yerleştirdiği mimari öğelerle adeta şehre kimlik kazandırmış büyük insan.Bıraktığı eserlerinin üzerine hala biz asırlara cevap verecek bir şeyler koyamamışsak ,hala turizm ve tanıtım adına O’nun 8 asır evvel ortaya koyduğu bu miraslara atıfta bulunuyor ve şehir kimliğine modern yüzümüzle başkaca bir şey ekleyemiyorsak o zaman Sultan Alaeddin büyük bir adamdır. Adına bin tane üniversite kursak da hakkını teslim etmiş olur muyuz acaba? Alanya Kalesi, Kızıl Kule,Tersane, Caminin ilk hali, Hasbahçesi, Alarası, şikarhaneleri ,hamamları ,köprüleri, köşkleri, kervansarayları vb ile Alanya Alanya olmuştur sayesinde.Alanya başkent olmuştur,Alanya uluslar arası bir ticaret merkezi olmuştur. Alanya bir kültür merkezi olmuştur. Alanya Türk’ün ilelebet yurdu olmuştur. 47 yıllık ömrüne sığdırılan onca iş ve gözünün nuru Alaiyesi. Adeta aşık olduğu Alaiyesine saltanatı boyunca her sene kış aylarında mesken tutmuş bazen 7-8 ay kalmak suretiyle devletine ve dünya siyasetine buradan yön vermiş koca sultan zehirlenip şehit edildiğinde 17.saltanat yılını henüz doldurmuştu. Konya Alaeddin tepesindeki türbesinde dedeleri ve sultan evlatlarıyla birlikte bizden dua ve anılma bekliyor emin olun.
O halde Ulu Sultan ve Alanyamızı bizlere vatan yapagelmiş bütün geçmişlerimize rahmet olsun.