Rahmetli dedeme göre hizmetin temel şartı ihlâstır. Yapılan hizmetin karşılık beklemeden, ivazsız ve garazsız olması gerekir. Gaye Allah’ın rızasını kazanmaktır. Hatta yapılan hizmetin karşılığı olarak cennet beklemek bile bir menfaat sayıldığından insan bundan da âzâde olmalıdır. Allah’ın rızasını kazanmak gayesi hiç atlanmamalıdır. İnsan hayatının her anında yaptıklarını muhasebe etmeli, gayeyi sık sık hatırlamalıdır.
İbadetlerin en hayırlısı insanlara faydalı olmak, onlara hizmet etmektir. Bu duygularla “hizmet eden izzet bulur.” Hak katında makbul bir kul olur. İslâm’ın bu yönünü kavrayan mutasavvıflar tarih boyunca bu ruhla hareket ederek insanların gönüllerini kazanmışlar, içinde bulundukları toplumun sulh, sükûn ve refah içinde; birlik, beraberlik ve dostluk atmosferinde yaşamasını temin etmişlerdir. Tekkede şeyh olacak insanın icazetine “Hâdimü’l-fukarâ” (fakirlerin hizmetçisi) kaydını koyan bir anlayış tabii ki başarılı olacaktır.
Hizmetin lâlettayin yapılması da hoş değildir. Yapılanın yerini tam bulması için o hizmetin nasıl yapıldığı da önemlidir. Büyük sûfî Kuşeyrî; “Sevgi, hizmeti yerine getirmekle beraber ‘hürmeti terkettim’ endişesi içinde olmaktır” demektedir. Bu ince ve asil davranışa Kutsal Kitabımız ihsan tabirini kullanmakta, bu tarz davranış içinde olana da muhsin demektedir. Hz. Peygamber; “Allah yaptığı işi güzel yapanı (muhsin) sever” buyurmuştur. İlimde, sanatta, edebiyatta, mûsikîde, ahlâkta, edebde, cesarette, doğrulukta, cömertlikte ve hizmette kemâl ve ideal budur.
Bu sebepten O, söylediğini güzel söylemiş, yaptığını güzel yapmış, baktığına güzel nazar etmiş, böylece çevresinde hâli, kaali ve nazarı ile gittikçe genişleyen bir sevgi ve hürmet hâlesi oluşturmuştur.
Sanat, güzeli arama yoludur, işi güzel icra etme tarzıdır; ihsandır. Üretim sadece fabrika ve pazarlarda değil, bir o kadar da kafa ve kalplerde yapılmalıdır. Onun neticeleri hayatın bütün alanlarında aksetmelidir. Pazu-kafa-kalb üçlüsü bir araya geldiğinde ihsan ortaya çıkar; bu üçlüyü bir araya getiren insan sanatkârdır.
Hizmet hem güzel olmalı hem de körükörüne değil, bilinçli ve yaygın olmalıdır. Bunun şartları da; iyi yetişmek (eğitim), organize olmak, bilimsel çalışmak ve hizmeti planlamaktır.
“Nâkıs insandan kâmil iş çıkmaz”, kendisine ve topluma faydalı olacak insanın iyi yetişmesi önemlidir. “Bir milleti, bir toplumu, bir grubu, bir ferdi yücelten ve ilerleten, onun eğitim başarısıdır. İyi bir eğitim, ilkel bir toplumu, ilkellikten, geri kalmışlıktan kurtarır; modern, ileri, aydın bir toplum haline getirir. Kaiteli bir eğitim, köylüyü vezîr, fakiri zengin, sipahiyi paşa, ümmîyi âlim, zâlimi fâzıl mertebesine yükseltir, dağdaki çobanın oğlunu beynelmilel şöhrete sahip atom âlimi yapar, harap beldeleri mâmur, silik ülkeleri lider kılar.”
Bir milleti eğitim, eğitimi de fâzıl ve kâmil ilim adamları kurtarır.
Etkili hizmet organizeli çalışmayla olur. Bir tek kişinin çalışmasına bağlı çalışma ve hizmet çalışma değildir. Şahsî çalışmaların en güzel şekilde akord ve koordine edilmesi elzemdir. Nasıl ki, ilimler, ne kadar yetenekli olursa olsun tek kişinin ihâtâ edemeyeceği kadar çoğalmış, genişlemiş ve gelişmiş ve bu durum işbölümüne, kolektif çalışmaya, düzen ve organizasyona, ihtisaslaşmaya sevk etmişse aynı bunun gibi hizmetler de çoğalmış, hizmet alanları genişlemiştir. Onun için de kolektif çalışmaya ihtiyaç vardır.
Hizmeti yapmak için başka insan ve topluluklarla işbirliği yapılmalıdır. Toplum olarak başarının temelinde bu kolektif bilinç vardır. Aksi takdirde, ehliyetsiz, liyakatsiz insanlar elinde hizmet asıl amacından çıkar. Makyavelist bir anlayış topluma hâkim olur.
İslâm tabiat dini olduğu için, yâni hilkate ve fıtrata ve tabiata uygun olduğu için, toplum içinde olmayı tercih ediyor. Bir kenara çekilip kendi başına, ibadet hazları içinde, memnun yaşamaktansa; toplumun içine girip toplumun fertlerinin kendisine ezâ ve cefâ ve zulmüne tahammül etmek, daha sevaplı olarak gösteriliyor. O yüzden insanın da iyi yetişmiş ve sosyal olanı makbuldür…
Maalesef; Ülkemiz üzerinde hedefi olan emperyalist güçlerin uşaklığını yapanların, hizmet diye ne işler çevirdiğine de gördük…
Selam olsun sırf Allah rızası için halka hizmet eden güzel gönüllü insanlara…
Muhabbetle…