Gündemimiz Korona Virüsü.
Çin den yayılmaya başlayıp tüm dünyayı etkileyen, Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi ilan edilen bu virüs istenmeyen davetsiz bir misafir gibi ülkemizi de gelip yerleşti. Umarım bu istenmeyen ve pek sevilmeyen davetsiz misafirin misafirliği kısa sürer.
Hayatımıza yeni giren bu virüs takip ettiğimiz ve öğrendiğimiz kadarıyla, diğer korona virüs versiyonlarına göre çok çabuk bulaştığını, genelde öksürük yoluyla damlacıklarla yada yakın temas ile insandan insana geçtiğini, genel olarak akciğer ve solunum yollarına yerleşerek canlı hücreleri seçerek çoğalmaya devam ettiğini, 60 yaş üzerindeki insanlarda daha kolay can aldığını, artık günden güne hem vaka, hemde hasta sayılarında ve can kayıplarında artış olduğunu hepimiz biliyoruz.
Virüsün yayılmaması için devletce de gerekli bazı önlemler ve tedbirler alındı. Ayrıca durumun gidişatına, önem ve emniyetine göre de yasaklamalar ve daha da sert tedbirler alınacağı öngörülüyor. Kapıyı kapatsak bacadan giren bu virüs illeti için en önemli iş biz insanların kendisine düşmekte. Her insan kendisini izole etmeli ve bu virüs salgını geçinceye kadarda sosyal alanlarını korumalı ve sosyal ilişkilerinden soyutlanmalı ve devamlı izole ortamlar tercih edilmeli. Hasta olmuyorsak da, hastalığın yayılmasına da engel olmalıyız.
Ama sokağa baktığımızda devletin aldığı kısıtlama kararlarına ve yasaklamalarına çok da uyulmamış gibi görülüyor. Yaşlılar için tehlike arz eden sokaklarda, gençlerden daha çok yaşlıların olması biraz düşündürücü. Hala toplumca durumun önemini kavramamış gibi görünüyor….
Şimdi gelelim bu salgının Alanyamız da yaratabileceği olumlu yada olumsuz etkilerine;
Bu durumda benim tespit edebildiğim yada aklıma gelen çok olumlu bir yanı yok. Sadece olumlu tepki olarak sayabileceğimiz, Sağlık çalışanlarının öneminin iyice anlaşılması, hijyen kurallarına biraz daha fazla dikkat edilmesi, her yerde kolanya kokusu olması ve cadde sokakları gereksiz yere kullanmaktan vazgeçmemiz dışında tespitim olmadı.
Hiç istemeyerek de olsa olumsuz olacağını düşündüğüm mecburiyetten oluşan bazı sıkıntılı ve olumsuz durumları hatırlatacağım.
Turizm ile özdeşleşen ve gelirinin büyük bir bölümünü turizmden elde eden Alanya da doğacak olumsuzluk ve sorunlardan bir tanesi turizm ve hizmet sektörü ve bu sektörde çalışanların işsiz kalması. Bu yıl çok iyi geçeceğini düşündüğümüz ve çok iyi sinyaller aldığımız bir turizm sezonu vardı. Sezon başında Suriye de yaşanan olaylar neticesinde biraz tedirginlik yaşasak da ateşkes ilanı ile karamsarlığın etkisinden çabuk kurtulmuştuk..
Turizm sezonu bu yıl, bu virüs sebebiyle başlamadan bitti diyebiliriz. Virüsün etkisi birkaç aya kadar geçse dahi bu sezon sönük geçecektir. Bundan dolayı ne kadar ekonomik tedbir ve paketler açıklansa da, onlarca yatırım yapan firmaya ve sezonun açılması umuduyla bekleyen sezonluk işci ve çalışanlara bu paketler ve ekonomik tedbirler ne kadar faydalı olabilecek ne kadar değebilecektir. Bu insanlar için nasıl bir etki sağlayacaktır? Hiç belli değil. Şimdiden birçok insanı bu virüs belasının yanında geçim sıkıntısı derdi sarmaya başladı bile. Hiçbir yan geliri olmayan ve sadece çalışarak nafakasını sağlayabilecek bu insanlar için asıl sıkıntı bundan sonra başlayacaktır.
Bir diğer konu ise firmalar ve şirketler içinde sıkıntının başlıyor olması; Bölgemizde tüm harcama ve hazırlıklar sezon öncesi yapılır, Bu harcamaların ödemeleri ve çekleri de turizm sezonunun açılması ile birlikte haziran ayının ortalarında başlardı. Eğer bu virüs kaynaklı sıkıntı devam ederse bu ödemeler ne olacak ? Bu salgının gidişatını bugünden kestiremediğimiz için sezonunda geleceğini şimdiden kestiremiyoruz. Bekleyip hep birlikte göreceğiz.
Bir diğer şahit olduğumuz ve yaşadığımız olumsuzluk örneği de market raflarının insanlarımızca kıtlık olacakmış gibi boşaltılması ve diğer ihtiyaç sahiplerine bırakmamaları, bunun yanında fiyatların yükseltilmesi diyebiliriz….
Tez vakitte umut dolu yazılarda buluşma dileğiyle, Sağlıcakla kalın…..