”Ağaca çıkan keçinin dala bakan oğlağı olur.” (Atasözü)
Atasözlerini çok seviyorum. Hem yol gösteriyor hem de vermek istediği mesajı kırmadan dökmeden usulünce aktarıyor sahibine. Bir de üstünden onlarca, yüzlerce yıl geçmişken..
Sözler dünyamızda büyük bir yere sahip. Oysa yararlılık söz konusu olduğunda ikinci üçüncü sıralarda olduğunu hepimiz biliyoruz. Yine de günde kullandığımız kelime havuzuna bakınca pek de bu durumdan vazgeçtiğimiz söylenemez.
Dur, yapma, hadi, demedim mi.. bu kelimelerle başlayan cümlelerinizi geçirin aklınızdan. Ne çok değil mi? Ya görüntünüz ne söylüyor? O da böylesine istikrarlı mı?
Dur diyoruz. Peki sınırlarımızın farkında olup durabiliyor muyuz?
Yapma diyoruz. Peki yapmamamız gereken her şeyde dikkatli davranıyor muyuz?
Hadi diyoruz. Peki hadi denildiğinde hazır bulunabiliyor muyuz?
Demedim mi diyoruz. Peki ikiletmeden sorumluluklarımızı yerine getiriyor muyuz?
İlgi bekliyoruz. Peki ilgi gösteriyor muyuz?
Sorumluluk istiyoruz. Peki sorumluluklarımızı yerine getiriyor muyuz?
Dinlenilsin istiyoruz. Peki hakkınca dinliyor muyuz?
Olumlu davranışlara maruz kalmak istiyoruz. Peki olumlu bakıp olumu davranışlarda bulunuyor muyuz?
Tüm bunların ışığında demem o ki; günümüzde ayımızda yılımızda defaatle söz söylüyoruz. Peki örnek oluyor muyuz?