"İnsanın tüm ızdırabı, tek başına bir odada sessizce oturamamaktan kaynaklanır."
Blaise Pascal

Yalnız olmak acı verir ancak kişinin kendi kendisiyle baş başa kalması kötü bir durum değildir. Yalnızlığın düşmanımız olduğuna inandırıldık. Ayrıca “yalnız olmak” ile “kendi başına olmak”ı karıştırdık. Yalnızlık durumu, sosyal ilişkilere bile fayda sağlayarak, yaratıcılığı, özgüveni geliştirebilir ve olumsuz durumlarla daha iyi başa çıkabilmek için duyguların düzenlenmesine yardımcı olabilir. Yapılan araştırmalarda yalnızlığa değer vermenin sosyal hayata zarar vermediğini, yalnızlığın duyguları düzenlemede yardımcı olduğu için sakinleştirici bir etkiye sahip olabildiği ve başkalarıyla daha iyi ilişki kurmayı sağladığı ortaya çıkmıştır.
Yalnız olmak mutlaka yalnızlığa neden olmaz ve birçok insan sürekli olarak diğer insanların içinde olmasına rağmen kendini yalnız hissedebilir. Yazar Amy Morin bunu en iyi şu sözlerle açıklıyor: “Yalnızlık, yanınızda kimsenin olmadığını algılamaktır. Ama yalnızlık, düşüncelerinizle baş başa kalmayı seçmekle ilgilidir."
Kendi başınıza bir şeyler yaparak zaman geçirmeyi seçmeniz zihinsel, duygusal ve sosyal faydaları olabilir. Sıklıkla yalnızlığı, kendi başımıza olma ile karıştırırız. Psikoterapist Emily Roberts, “Şarj etmek ve düşünmek için yalnızlığa ihtiyaç duyduğumuz anları iyi belirleyebilmek, stres ve tükenmişlik gibi olumsuz duygu ve deneyimlerle daha iyi başa çıkmaya yardımcı olabileceğini” ifade eder. Düşüncelerimizle uzun süre yalnız kalabilmek kolay değil, ancak sosyal bağlantının sabit olduğu bir çağda, zihinsel sağlığımızı koruyabilmek adına dünyanın fişini ara sıra çekmek gerekir.
Yalnızlık bir seçim olabileceği göz ardı edilerek bazen ceza gibi algılanması bu durumu sorun haline getirebiliyor. İnsanların başkalarıyla etkileşime girerek fayda sağlayan sosyal yaratıklar olduğunu gösteren çok fazla araştırma olduğundan, insanlar yalnız zaman geçirmenin de önemli olduğunu görmezden gelmekteler.
Kendinize, zihninizle birlikte olmak, içinize bakmak ve meditatif bir deneyime katılmak için hak ettiğiniz zamanı ayırmanız gerekir. Sessizce oturabilirsiniz. Günlük tutabilirsiniz. Haftanızı önceden planlayabilirsiniz. Doğada yürüyüşe çıkabilirsiniz…
En önemli şey, yalnızlığı benimseme ve yaşamınıza bu alışkanlığı kazandırmaktır. Kendiniz hakkında daha çok şey öğreneceksiniz ve duygularınızın daha çok farkına varacaksınız. Aslında bu durum en iyi öz bakım şeklidir.
Yalnızlık, değişimin kapısını açan daha yüksek öz farkındalığın anahtarıdır. Sheryl Sandberg'in dediği gibi : “Farkında olmadığımız şeyi değiştiremeyiz ve bir kez farkında olduğumuzda değişmeden duramayız.”