Gün geçmiyor ki kelime dağarcığımıza yeni eklemeler olmasın..
Sektöre etkilemesi açısından bizlerin de dilinde..
2019’un Aralık ayında hayatımıza giren ve yaşam biçimimize kadar etkileyen Salgın sayesinde günlük hayatımızda kullanmaya başladığımız Pandemi, Covid-19, insidans, Filyasyon, Entübe……
Son günlerin en çok kullanılanı “Musilaj” yada “Deniz salyası”..
Gerek iklim değişikliği gerekse denizlerimize kontrolsüzce salınan özellikle sanayi atıklarının sonrasında deniz yaşamını olumsuz anlamda etkileyen canlıların ortaya çıkması..
Belki Akdeniz kıyılarının sanayi dışı kalması şimdilik tehlikenin buralarda olmayacağı izlenimi verebilir ancak kıyı boyunca artan nüfus yoğunlukları ve turistik işletmelerin artışı ileride bu sorunla yüzleşme ihtimalini de düşündürüyor.
Özellikle Turizm açısından sunduğumuz ana ürün olan Deniz-Kum-Güneş üçlüsünün en önemli ayağı olan denizlerimize sahip çıkmamız gerektiğini doğa bir kez daha hatırlatıyor.
Doğayla ilgili olumlu, olumsuz yaşananların Turizm hareketlerini direkt olarak etkilemesi kaçınılmaz oluyor.
“Doğaya rağmen” yapılan uygulamalarla bir gün yüzleşeceğimizin ve telafisinin çok zor olacağının bir kanıtı aslında bu yaşananlar…
Bu tür bir sorunun gündemde olması bile özellikle özellikle iç turizmde, sıkıntıların yaşandığı bölgelere gideceklerde bir tereddüt ortaya çıkardığı düşünülürse bunun diğer bölgelerde görülmesinin mümkün olup olmadığı seyahat edenler tarafından sorgulanması sürpriz olmayacaktır..
Yaşanan bu olay özellikle kıyılar boyunca olan arıtma tesislerinin daha verimli çalışması, sayılarının yeterli düzeye getirilmesi, arıtılmış olsalar da atıkların denizlere veya nehirlere bırakılmak yerine farklı şekillerde kullanılması sürdürülebilir seyahat hareketleri açısından da önemli..
Kaldı ki son yıllarda misafir bölge tercihlerini etkileyen en önemli unsurlardan biri “doğa dostu bölgeler” doğa dostu işletmeler “ olarak şekilleniyor.
Uluslararası birçok yatırımcı bu kriterleri de gidecekleri bölgede önemsemeye başladılar.
Gezegenimizdeki oksijenin %80'ine yakını su altındaki bitkiler, su canlıları tarafından üretilir. Bu oran, ağaçların ürettiği oksijenin neredeyse 4 katındadır. Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizin denizlerimizi koruma için uygulamaları sektör açısından önemli olduğu kadar ülkenin ve hatta gezegenimizin geleceği açısından da hassasiyetini koruyor.
Doğanın istikrarı son on yıllarda bizler tarafından tehlikeye düşürülse de tekrar toparlanması yine bizlerin elinde..