Yıllardır tartıştığımız bir konu herşey dahil sisteminin varlığı. Özellikle içinden geçtiğimiz ve gelen misafir profiline baktığımızda sistemin tamamen kaldırılması ülkemizin ağırladığı misafir sayısında hissedilir bir azalmaya sebep olacaktır. Bunu tahmin etmek için bu sektörün içinde yıllardır olmaya bile gerek yok. Bu nedenle konaklama tesislerinin konumlarına göre bu sistemin devam etmesi tesislerin gelecekleri ve ülke turizmi için gereklidir.
Ancak tartışılması gereken konu şehir içlerindeki tesislerdir. Belirli bir yatak kapasitesi altında olanların bu sistemde devam etmesi uzun dönemde farklı sorunları beraberinde getirecektir. Aslında bunun sinyallerini son iki senedir almaya başladık ancak bu okumayı doğru yapamadığımız için sezon içinde yaşanan bir çok sorun halının altına süpürülmeye devam ediliyor.
Aldıkları yeme-içme ve hizmet kalitelerinin misafir tarafından sorgulandığı ve sosyal medayada sıkça artan paylaşımlar bunun en belirgin işaretlerindendir.
Misafirlerden alınan geri dönüşler bunları açıkça ortaya koymaktadır. Özellikle konumu ve kapasitesi bu yükü kaldırmaya yeterli olmayan tesislerin verdiği hizmetler yıllardır konuştuğumuz ve sayılarının artmasını istediğimiz pazarlara olumsuz yansımaktadır.
Ayrıca konaklama tesislerinde maliyet baskısı yüzünden hedeflediği rakamlara ulaşamamanın getirdiği baskı misafiri rahatsız eden farklı yollardan kazançlarını arttırma çabalarınıda beraberinde getirmektedir.
Şehir içinde apart, oda-kahvaltı, Yarım pansiyon olarak hizmet veren tesis sayılarının artması gerekmektedir.
Ancak burada farklı bir sorun ortaya çıkıyor. Son on yıllardır Herşey Dahil sisteminin getirdiği bir tembellik oluşmuştur. Mecazi anlamda söylemeye çalıştığım bu tembellik hizmet anlamındadır. Herşey dahil sisteminin dışında çalışmak o tesislerin çalışanlarının da farklı özelliklere sahip olmasını ve tesis içindeki sistemin tamamen yeniden ele alınmasını gerektirir. Buda işletmeye yeni bir yük olarak görülmekte ve çalışan bulma konusundaki sıkıntılar gündeme gelmektedir.
Bu daha fazla çaba gerektiren bir durumdur. Herşey dahilin dayanılmaz tembelliğinden sıyrılmamız kolay olmayacak ancak adım adım bundan uzaklaşmamız gerektiği daha fazla gündemimizi meşgul edecektir.
Ekonomik anlamda elde edilen toplam faydanın şehirdeki tüm paydaşların arasında daha fazla paylaşılması isteniyorsa verilen hizmet çeşidinin kademeli bir şekilde 90’lı yıllara evrilmesi herkesin yararına olacağı gibi misafir profili ve özlenen pazarların tekrar eski günlerine ulaşmasında önemli katkı sunacaktır.