Dini ve Milli Bayramlarımız bizler için çok önemli değerlerdir. Nesilden nesile aktarım yapılması kaçınılmaz olan bu başlıkta en önemli görev hiç kuşkusuz anne babalara düşmektedir. Önümüzdeki günlerde tüm İslam Alemi olarak yaşayacağımız Allah katında Hz İbrahim’in vefası, oğlu Hz İsmail’in koşulsuz teslimiyetini gösteren Kurban Bayramı vesilesiyle kurbanlarımızı keseceğiz. Konuyla alakalı birkaç noktaya değinmeyi kendime borç bilerek naçizane paylaşımlarda bulunacağım.
Sevgili anne babalar;
Sizlere bu bayramda çok önemli bir görev düşüyor. 12 yaşın altındaki çocuklarda soyut kavramlar, soyut mesajlar tam olarak gelişmez.
Nedir peki bu soyut kavramlar?
Yaşam içindeki gözle görünüp elle tutulamayan ne varsa soyut olarak algılanabilir. Örneğin maneviyat kategorisindeki her şey. Yine duygulara ilişkin davranış olmayan sözel ifadeler.
12 yaş altında tam olarak gelişmeyen bu kısım Kurban Bayramını geçirirken güzel olan dini vecibemizi çocuğumuzun gözünde olumsuz bir duruma dönüştürebilir. Bu sebepten dolayı çocukların gözü önünde kesilen kurbanlar ya da Kurban Bayramının ortaya çıkmasındaki Hz İbrahim ve oğlu Hz İsmail’in arasında yaşananlar çocuklarımızın konuyu farklı değerlendirmelerine yol açabilir. Özellikle önünde kurban kesilen çocuklarda; korkular, gece uykularının bölünmesi, kabuslar, titreme, sıçrama, alt ıslatma gibi belirtiler ortaya çıkarabilir. Bu durum ilerleyerek kaygı bozukluğu yaşanmasına sebep olabilir. Ayrıca çocuğun zihninde dini anlamdaki değerlere ilişkin kötü bir imaj oluşabilir.
Ne Yapılmalı?
12 yaş altındaki çocuklara Bayramın insanları bir araya getirdiğini, küsleri barıştırdığını, akraba ziyaretlerini, dağıtılan etlerle paylaşmanın önemini, koşulsuzca insanları mutlu edebilmeyi, yardımlaşmanın olduğunu ifade etmeliyiz. Bu sayede çocuklarımızın aklında Kurban Bayramına ilişkin olumsuz mesajlar kalmayacaktır.
Uzun sofraların kurulduğu, şen seslerin yükseldiği, birlik beraberlik içinde hem ülkemizin hem de tüm İslam Alemi’nin Kurban Bayramı mübarek olsun.