Bir yerde bir kişinin elde ettiği başarıyı ifade etmek için, '...kitabını hem yazıyor hem okuyor' diye tanımlama yaparlar.
'Yazmak ve okumak'la yüzde yüz bir başarıdan söz edilir ve bu başarı o kişiye yazılır.
Ticarette, eğitimde, siyasette, sporda vs.
Alanya Belediye Başkanı Adem Murat Yücel'in siyasi başarısını da buna örnekleyebiliriz.
Yücel, siyasette seçim yarışına başladığı andan itibaren siyasetin kitabını hem yazdı hem okudu.
Kendi hedefini kendisi koydu, çizdiği yol haritasında hedefe giden yolu kendisi açtı.
Şimdi içinizden, 'hiç mi partilerin, ekibinin katkısı yok' diyenler vardır elbet.
Var tabi, olmaz mı.
Siyaset ekip işi.
Partisiz siyaset olmaz.
İşin bu kısmı ayrı.
Ben hedeften ve hedefe giden yolda bireysel yapılan çalışma ve altyapı yapmaktan söz ediyorum.
Yücel, Kestel Belediye Başkanı Adayı olduğundan beri siyasete bir gün bile ara vermedi.
Siyaseti ilmek ilmek dokuyor, nakış gibi işliyor.
Siyaset yaptığı partilisi veya başka partili.
Kendi seçmeni veya başka yerin seçmeni.
Hiç farketmiyor.
Siyasetin insanla yapıldığı gerçeğini gözardı etmeden karşısındaki insanın hangi partili veya nerenin seçmeni olduğuna bakmaksızın gönül kapısını çalıp içeri giriyor.
MHP'den ilk Alanya Belediye Başkanı Adayı olduğu 2014 seçimleri öncesini hatırlayın.
Aday olmasında teşkilat içinden ve dışından katkı sunan çok oldu ancak kendisiyle ilgili ortaya bir ürün koydu.
Ayağına gitmediği partili, çalmadık kapı bırakmadı.
Partinin, en delisinden, en akıllısına, en yetkisizinden en yetkilisine kadar kendisini işledi.
Adaylık kendisine verilmedi.
Çalışarak söke söke aldı.
Aday olduktan sonra seçimi de aynı şekilde çalıştı ve kazandı.
İnsandan bıkmayan tek insan Adem Murat Yücel'dir kesin.
2019'da da aynı yöntemle çalıştı ve seçimi farklı kazandı.
Yine aynı şekilde çalışıyor.
Boşa kürek çekip boşa çalışmıyor ama.
Ankara'yı çok iyi takip ediyor.
Siyasette gelecekle ilgili her ihtimali değerlendiriyor.
Kafasının bir ön yüzü, bir de arka yüzü var.
Arka yüzü o kadar doludur ki, içini kimse bilemez.
Orada her şeyi en ince şekilde eler ve dokur.
Yaptığı son Taşkent ve Sarıveliler ziyaretleri bu söylediklerimin son örneğidir.
Belediye işleriyle ilgili olarakta kafasının ön ve arka yüzünde neler vardır neler.
Ne projeler, ne planlar vardır.
Hangi çayda, hangi çayın taşı ile kuşunu vuracağını kimse bilmez.
Yeri gelir kendisinden bile saklar.
N'olur, n'olmaz birisi çomak sokar diye içinden bile konuşmaz.
Vakti saati geldiğinde bombayı patlatır.
Onun içindir ki, Yücel siyasetin kitabını hem yazıyor, hem okuyor.
Hatta belediyeciliğin kitabını bile yazıyor ve okuyor desem abartmış olmam.