Orman Genel Müdürlüğü, 1 Nisan 2020 tarihinde vasfını yitirmiş orman arazilerini vatandaşa kiralamak üzere talep topladı.
Tahsiste öncelik gerekçesi bölgede yaşayanların talepte bulunması idi.
Diğer detaylara göre; orman mühendisleri 5 bin lirayı bulan bedellerle vatandaşlara dosya hazırladı.
Bir ayın sonunda başvurulan bölgelerde müracaatlar incelemeye alındı. Harita üzerinde eşleşmeler yapıldı, ardından evrak düzeyinde inceleme oldu. Antalya bin 800 başvuru ile en çok müracaatın bulunduğu bölgelerden birisi iken Alanya da hatırı sayılır bir taleple listeye girdi. Gelin görün ki başvurular bir türlü sonuçlanmadı.
Yönetmelik eksikleri gerekçe gösterilerek uzun süre bekletilen vatandaşlara yeni müracaat tarihi olan 1 Eylül 2020’den birkaç gün önce ‘Talep edilen araziler otlak sahası’ denildi.
1 Nisan’dan önce yönetmeliğin sıkıntılarını görmeyen, 1 Nisan’dan sonra aradan geçen 5 ayda yönetmeliği düzenleyemeyen ağaçlandırma birimi çareyi sistemi kapatmakta buldu.
31 Ağustos’ta 1 Eylül tarihli başvurular için Antalya’nın da içinde olduğu bir çok bölge tahsise kapatıldı.
Yeni talep kabul edilmemesi ‘Yönetmelik yetersizliği’ olarak izah edildi
Yani, önce talep toplandı, ilgi fazla olunca vazgeçildi.
Elbette her talep karşılık bulmayacaktı ancak, böylesine ciddi ve önemli bir konuda neden eksik yönetmelikle yola çıkıldı?
Bürokratlar yönetmeliği hazırlarken neden gerekli denetimi yapmadı?
Şu ana kadar yapılan kiralamalar ne olacak?
Ayrıca bu yönetmelik, Antalya, Muğla, İstanbul’a uymuyor da diğer illere nasıl uyuyor?
Orman arazileri bu denli titiz bir çalışma ile kiralanacak ise, son zamanlarda çevremizde gördüğümüz traşlanmış sahalar nasıl açıklanacak?