Bölgemize yapılan turizm hareketleri incelendiğinde halen kitlesel turizm hareketlerinin ön planda olduğunu görüyoruz. Bu hareketlenmenin yarattığı katma değerin kriz yıllarında önemini daha çok kavrıyoruz.. Özellikle ülkenin tamamı göz önünde alındığında sektör Alanya özelinde etkisini daha çok gösteriyor. Değişen ve gelişen hatta tarımsal alanların dahi turizme açıldığı bölgemizde sektöre bağımlılık daha da artar hale gelmektedir. Yaratılan bu durum bölge insanına ve kamu yönetimine de yeni sorumluluklar yüklemektedir. Sürdürülebilir turizm tamda burada başlamaktadır. Ekonomik girdilerin zenginliği doğal olarak bölgemizi yoğun göç alır haline de getirmektedir. Sosyal, kültürel ve çevresel değişikliklerini de beraberinde getiren sektör geleceğe ne bıraktığımızla ilgili endişeleri de taşımamıza sebep olmaktadır. Güncel tartışmalara baktığımızda sorunlar konusunda fikir birliği olmasına rağmen gerek ticari kaygıdan gerekse çözüm odaklı çalışmaların belirsizliğinden gerekse uzun vadeli planlamanın yapılamamasından gelecekle ilgili soru işaretleri giderilememektedir.
Özellikle kamunun bu yöndeki çalışmalarına olumlu katkı verecek özel sektörün zaman içerisinde katma değeri daha yüksek ve bölgeye daha fazla katkısı olan turistleri buraya çekecektir..
Doğaya, hayvana ve çevreye saygılı, ulaşım, trafik ve konaklama hizmetlerinin kaliteli olduğu bir destinasyona daha fazla para ödemeye hazır, seyahatlerinde daha seçici davranan Avrupalı bir kitle mevcuttur ve bu kitle destinasyonların geleceğe ne bıraktıkları ile ilgilenmeye başlamışlarıdır. Seyahat oranlarında artış gözlemlediğimiz bu kitlenin beklentilerine cevap verebildiğimiz ölçüde bize olan talep artacaktır.