Aylardır dünyanın konuştuğu bir haftadır da bizim gündemimizde olan Coronavirüsün ruh dünyamıza etkisinden bahsetmek istiyorum.
Duyulduğu andan itibaren yaşanan panik havası mı dersiniz?
Marketlere olan yığılmalar mı dersiniz?
Kolonya, dezenfektan, maske stokçuluğumu dersiniz?
Arama motorlarından yapılan araştırmalar, sosyal medya üzerinden izlenilen videolar mı dersiniz?
İnsan hayatına mal olan her konu tedirginlik hissi verir. Yalnız bu hissi ölçülü yaşamadığınız taktirde başka felaketlere de yol açabilirsiniz.
Tedbir almak ve bunu günlük rutinlerinizin içine dahil etmek çok anlamlı. Fakat tedbir alayım derken düşmanlaşmamak da bir o kadar kıymetli. Diğer ülkelerin yaşadığı üzücü olaylardan ders alarak hareket edelim.
Fırsatçılar fiyatları yükseltti diyoruz demesine yalnız bizim de burada hiç payımız yok mu? Evet bu kişiler ticari ahlakı yerle bir etti bu tartışmasız bir gerçek. Yalnız evine 20-30 koli tuvalet kağıdı, kolonya, maske alan bizler de onların ekmeğine yağ sürmüş olmadık mı?
Evlerde, çevremizde yaşayan küçük çocuklarımız, yaşlılarımız var. Oluşturulan panik havasını yanlış anlamaya ve iç dünyasında korkutucu senaryolar üretmeye en elverişli kesim. Konuşmalarımıza ve eylemlerimize dikkat etmek konuyu doğru ölçülerde yaşamamız çok önemli.
Yine yetişkinler için de benzer bir problem söz konusu. İki gün önce yakın bir arkadaşımla konuştum. Alerjik reaksiyonundan dolayı aksırıyor. Neyin ne olduğunu bilmeden etmeden yargılayıp set koyan birçok kişiden bahsetti.
Belli ölçülerde yaşanan kaygı olmalı. Olmalı ki tedbir alıp yalın kılıç dolaşmayalım. Ama bu kendimiz dışında herkesten nefret edercesine ya da herkese şüpheyle bakar şekilde davranmamıza sebep olmamalı.
Öncelikle madem okullar tatil o zaman evlerde birebir çocuklarımızla ilgilenelim. Onları sanal dünyanın içine hapsetmeyelim. Arada dışarı çıkarıp güzel baharın havasından istifade edelim. Toplu olabilecek ortamlardan uzak kalalım. Tüm bu aşamaları çocuğumuza en yalın haliyle, felaket senaryosu üretmeden anlatalım ki yaşanılan durumu anlayarak siz ailelere problem olabilecek davranışlar sergilemesinler.
Aman ne olacak ya, çok abartıyorlar gibi rahat davranışları da desteklemiyoruz. Ortada bir virüs var ve var olan gerçeği yadsımamız imkansız. Zaten geçtiğimiz aylarda diğer ülkelerin yaşadığı sıkıntılar iki sebepten oluştu; gereğinden fazla panik olmak, gereğinden fazla rahat olmak.
Yapmamız gereken sakin kalarak ülkemizdeki gelişmeleri takip etmek. Konuyla ilgili yetkili kuruluşların açıklamalarını dikkate almak ve bizden istenilen önlemlerle yaşantımıza devam etmek.
Ülkemiz şu ana kadar güzel ve başarılı bir sınav veriyor. Unutmayalım bizleri rahatlatacak güçlü bir devletimiz, çok değerli hekimlerimiz var. Bizler de vatandaş olarak bu sürecin içinde yardımcı unsur olmayı başarmalıyız.