Masalların, zamanı yenmek gibi bir huyu var. Çok eskilerden gelir ama asla bir yerlere gitmezler. Üç elma ile sonda bir mesaj iletirler. Belki de o masalı anlatan gerçekten iki elmayı hak ediyordur. Kim bilir?
Günümüz masalları daha renkli, üstelik çocukların değil, daha çok büyüklerin dikkatini çekiyor. Çünkü bu günkü masallar yalanlarla çevrili. Ve...galiba insanlar yalanı gerçeklerden daha çok seviyor.
Belki de hepimiz hayatımızda bir Çizmeli Kedi olsun istiyoruz. Bizim için yolları açan, o yollara biraz yalan ve dolan serpiştiren Çizmeli Kedi...
Bu Çizmeli Kedi bize adaleti, doğruluğu, yalanı ve kısaca hayatı sorgulatmalı aslında. Ama üşengeç yapımız her zaman renkli ışıkları görecek. Çabasız zengin olanları ve bunun perde arkasını düşünmeyeceğiz.
Sosyal medya fenomenlerinin insanlara ne gibi fayda sağladığını düşünüyorum. Sanırım öyle bir fayda yok, birkaç istisna dışında. Öyleyse onların Çizmeli Kedisi var. Ama dikkat edin, o kedi siz olmayın.
Kışın yolları kaplayan kar ve o yolları açan kar küreme aracı...bazı insanlar şanslıdır. Onlar için çoğu yollar hep açık olacak ama öyle bir hayatı yaşamak için de her yol mübahtır denmemeli. Aslında düz yollar bir yerden sonra sıkıcıdır, emin olun.
Herkes kolayın, çokun ve Güzelin peşinde. Ama çoklar daima sıkıntıdır. Bir azımız ise bilimin, ilimin, sanatın, edebiyatın gönüllü süvarileridir. Her ikisine sahip olmak içinse sadece çalışmak gerekir. Çünkü kolay olan güzel olamaz, en sevilen olamaz. Ve o mutluluk kısa soluklu, o tepeler boz bulanıktır.