Yine bir yılın sonuna gelmek üzereyiz.
Şu son günlerde dövizdeki durdurulamaz yükseliş ve hayat pahalılığının önüne geçilememesinin vermiş olduğu gerginlik ve sıkıntılarla beraber hiç bitmeyen bir gündem yorgunluğu var.
Döviz ve hayat pahalılığının yakın bir zamanda çözülemeyecek olduğu apaçık ortada olsa da; yerini yakında alacak olan yılbaşı kutlanır mı? Kutlanmaz mı? Gündemlerine bırakarak asıl gündemimizin önüne geçilerek kurnazca unutturulamaya çalışılacaktır.
Ama bu sefer iliklerimize kadar hissettiğimiz bu ekonomik hasarın unutulması veya unutturulmaya çalışılması çok kolay olmayacaktır.
Şimdi gelelim asıl konumuza.
Her yıl bu dönem ne hikmettir ki, Yılbaşı ve Yeni yıl kutlamasına karşı lehte ve aleyhte alevli tartışmalar yapılarak dejavu derecesinde gündemlerdeki yerini alır.
TV programlarına reyting malzemesi olur, gazetelerdeki yerini alır ve sosyal medya mecralarına zirve yaptırır. Fetvalar, beyanatlar verilir, gerekli, gereksiz açıklamalar yapılır, lastik gibi sündürülür… vs.
Bunun başlıca sebeplerinden birincisi Noel ile Yılbaşının karıştırılmasıdır.
Diğer sebebi ise özellikle belirli kesimlerce kaşınarak gündeme taşınmasıdır.
Hristiyan Dünyası’nın Dini bayramı olan Noel Hz. İsa’nın dünyaya geldiği haftada Hristiyan Alemince yapılan belirli dini etkinlikler, hindi kesmek ve çam ağacı kesip süslemek gibi adetlerin geleneksel olarak da yer aldığı kutlamalardır. Genelde bu etkinlikler 25 Aralıkta başlayıp bir hafta sürmektedir. Noel’in Hristiyanlarca kutlanması hak olsa da Müslüman Alemin kutlaması günah sayılmaktadır.
Yılbaşına gelince ise, Dünya genelinde kullanılan Miladi Takvime göre bir yılın bitip diğer yılın başlangıcıdır. Yani 31 Aralık gecesini 1 Ocak sabahına bağlayan gece yılbaşı olarak adlandırılmaktadır. Tabi ki dinen Müslüman Aleminin Yılbaşı’sı ise Hicri Takvimde yer alan Yılbaşıdır.
Alanya olarak turizmin başkenti sayılmamız ve sayıları 20-30 bini bulan yerleşik yabancıların yaşaması nedeniyle Noel ve Yılbaşı kutlaması gibi etkinliklere hiç yabancı değiliz. Herkesin hakkıyla kendi örf adet ve bayramlarını kutlayıp yaşaması ve bizlerin bunlara iyi niyetle yaklaşmamızda kültürel renklilik ve misafirperverliğimizin vermiş olduğu hoşgörü ve zenginliktendir…
Ayrıca her yıl İskele meydanında açılan geleneksel hale gelen Noel Pazarı’da yeni Alanyalılara mutluluk, yerli halka görsel çeşitlilik ve turizme de tanıtım açısından farklı bir katkı sağlayacaktır.
Yazımızın sonuna gelirken ‘’Her koyun kendi bacağından asılır’’ Atasözünü hatırlatarak; Yılardır okumayıp öğrenemediysek, bir bilene de sormadıysak, bu Noel ve Yılbaşı tartışmaların hep içinde olur dururuz.
Adı üstünde olan Hristiyanların Noel Bayramının günah olup olmayacağına,
Tüm Dünyaca kabul gören yeni yılın başlangıcı olarak bilinen Yılbaşının kutlanıp kutlanmayacağına, Artık buna siz karar verin…
Ama içiniz ferah olsun. Yeni yılda, Allahtan sağlık, huzur, barış mutluluk, her türlü maddi manevi zorlukların ve sıkıntıların üstesinden gelmeyi dilemenin günah olmadığını biliyoruz.
Sağlıcakla Kalın…