Nobel Edebiyat ve Bariş Ödülü denince ilk akla gelen Aziz Sancar’dır değil mi? Oysa daha önce de Türkiye’de Nobel Ödülü alan oldu, yazar Orhan Pamuk. Pamuk’un ülkesi için ne yaptığını bilmiyorum, ülkesini ne kadar sevip sevmediğini de...
Aziz Sancar ise sadece ülkesi değil, tüm insanlık adına önemli buluşta bulunmuş büyük bir bilim insanıdır. Sempatik ve sevecen bir insan olduğunu anlamak da hiç zor değil. Belki ülkesinden çok çok uzakta ama daim insanı ve vatanıyla ilgili olduğunu görüyoruz. Onu örnek olarak gören nice gençlerimiz vardır, eminim.
Nobel Barış Ödülü her zaman adaletli dağıtılmıyor. Bunu hepimiz biliyoruz. Oysa adı üstünde ‘’ Barış’’ ödülü olmalıydı. Ödülü alan isimlere bakınca adaletin şaşkın tartısı gözümün önünde bir o yana bir bu yana sallanıp duruyor. Mesela Bosna’daki soykırımı inkar eden Avusturyalı yazar Handke’nin Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görülmesi buna bir örnek. Qarbaçov'u söylemeden geçmem . Karabağ Savaşı'nın suçlusu da Nobel Ödülü sahibi .Aziz Sancar ise hakedenlerin en başında , buna hiç şüphemiz yok .
Peki, Nobel kardeşlerinin Bakü’de petrol kuyularından önemli bir gelir elde ettiğini bilir misiniz? Ya dünyada ilk keşif kuyusunun Bakü’de kazıldığını?
Konu konuyu açtı yine. Evet, En İyi Nobel’li boşuna demedim. O isim Aziz Sancar’dan başkası değil. Şimdilerde gönlümüzde bir taht daha kurdu bu isim. Gence faciasında anne ve babasını kaybeden deniz gözlü Hatice’ye eğitimi için destek olan Sancar bugünlerde tekrar gündemde. Bazıları iyilik anlatılmaz, gizlisi makbuldür diyecek. Doğru, ama iyilik iyiliği yaysın, örnek olsun, olmalı!
Bir kez daha bizi bizden olanlar düşünürken, iyilik çemberinin daha da geniş coğrafyalara kadar yayılmasını temenni ediyorum. Yeryüzünde annesiz, babasız, aç ve susuz nice yavrular var. Bu konuları konuşalım,yazalım istiyorum. El uzatan, dua gönderen hatta çorbada benim de tuzum olsun diyenler az değil aramızda. O zaman iyiler iyi ki varlar…