Ömrü onluklara bölelim. İlk onluk ; doğmak, yürümek, konuşmak, okula başlamaktan ibaret.
Bence insan ömrünün en önemli yıllarıdır. Yani insan resmen inşa ediliyor. Sonrası bu inşaatın daha doğrusu temelin sağlamlığına bağlı. Şanslıysanız hayatınız muhtemelen güzel olacaktır.

Kimileri o yılları hafızasında korumayı başarır. Kimisi de sünger çekmiş gibi unutur. Anılar bazen değerli, bazense tam tersi travmatik. Ve ne yazık ki, o travmalar da yön vermede hayli başarılı.

İnsan bedeninin ve ruhunun çok azı biliniyor bana göre. Yani yemekle, uyumakla geçecek bir ömrün faturası "yaşamamaktır" elbette.

Bizim toplumun inşaat yeteneği dışa değil içe dönük, korumayı amaçlamış bir sistemdir. Bu çok sevmekten ileri geliyor gibi düşünülüyor. Ama insan duyguları coğrafyaya göre değişkenlik göstermiyor aslıda. Sevgi evrenseldir. Öyleyse sevginin şekilleri sadece coğrafidir.

Aramızda büyüyememiş yetişkinler hayli çok. Mesela bu siyahtır demene rağmen ısrarla 'hayır, beyazdır!' diyor. Israrcıdır ama aynı zamanda yanlıştır. "Hayır" kelimesini onlarca evete bağlıyor. Belki bu yine çocukluktan kalma bir huydur. Oysa siyah siyahtır , beyaz da beyaz. İnadın insanı çileden çıkarır şekli ise anlaşılmazdır.

Negatif düşüncelerin topraklaması yoktur ne yazık ki. İlk on yılımızda bu tarz düşüncelere maruz kalanlar ileriki yaşantılarında bu düşünceleri başkalarına ötürür. Ve bu zincir devam eder.

Düşüncelerimiz de belki de en sihirli ve en gizemli olandır. Düşüncelerle taşı devirir insan. Manifesto şart!

İnşaatın eksikleri giderilmeli, bir nevi restorasyon yapılmalı. Dönüştürülen insan kendini bulma yolunda suya, çamura karışmalı. Kitaba ve deftere de. Hissettiklerine bir ayna tutmalı.

Evladı, öğrencisi için her şeyin en iyisini istiyor olması bir insanın mükemmel olduğunu göstermez. Hatta mükemmellik yolunda bir çok şey kaybedilir. Düzgün olmak yetmez mi? Bu yolculukta herkes kendi başınadır ve yine bu yolda kar, fırtına, soğuk, sıcak ya bir şeyler katacak ya bir şeyler alacak insandan. Ama hiçbir şey insana; kendine artı ve eksisi kadar kuvvetle çarpmayacak.
Kendine bir şans daha ver!