At İzi İt İzine Karıştı
Uğur Veysel Okşar
Ülkemizde de bir kez daha sonuç üzerinden gündem oluşturulsa da bir süre
sonra tekrar başa döndük. Şiddetin
her türlüsüne karşıyım ama artık
Futbolun sadece sahada oynanan
bir oyun olmaktan çıktığını görmemiz lazım. Bu son yaşanan olay bazı şeyleri değiştirir, yeni bir başlangıç olur temennisi olsa da ben bunların değişeceğini düşünmüyorum. Bugün timsah gözyaşlarını dökenleri yarınlarda iyi takip edin. Her şeyden önce Hakem yumruklamaya kadar nasıl gelindi, bu
kadar cesaret nereden geldi irdelemeden şimdi olduğu gibi yolumuza
devam edersek yarın başka bir şiddet sarmalı ile karşılaşmaya hazır
olalım. Başlıkta da dediğim gibi iyiyi
ve kötüyü ayırmadan ortada bir karışıklık var. Suçlu kim, suçsuz kim tamamen birbirine karıştı. Suçlu sadece yumruğu atan derseniz daha baştan balık kokmuş demektir. Tedavisi nasıl olur diye soracak olursanız, bazı şeyleri sil baştan yapmadan ve kapımızın önünü süpürmezsek bugün yumruk yarınlarda başka
şeyler ortaya çıkar. Futbolun paydaşlarına şöyle bir bakacak olursak, öncelikle Kulüp
Başkanları mevcut tavırları değiştirmeli. Ne yazık ki Ülkemizde taraftar baskısı ile yönetilen kulüpler, her kötü sonucu Hakeme bağlıyor, kendi taraftarın eleştirilerinden korunmak için 90 dakikada bir pozisyon üzerine odaklanıyor. Yine üzülerek söylüyorum ki, bu büyütülmüş takımların taraftarları da aynı sisteme
ayak uyduruyor. Sonra da yumruk atılan Hakem için açıklamalar yapıyor. Bir kişi çıkıp ta ‘bu ne perhiz, ne lahana turşusu’ demiyor. Her hafta TFF’ye tehdit, MHK’ya tehdit
sonra da üzüldüm açıklaması. Hadi
Canım sende. Bu işin 1 numaralı
sorumlusuna Kulüp Başkanlarının
maç sonları sorumsuz açıklamalarını
koyabiliriz. Hakemi daima hedef gösteren
ikinci kesim de Ulusal Basında Kulüp yorumculuğu yapanlar ve hata
yapsa da konuşsak diyen eski Hakem yorumcularıdır. İki zümre de
sosyal medya baskısına göre yorum
yaparlar ve gerçekleri hiçbir zaman
söylemezler. Bunlar için bir önlem
alındığını duydunuz mu? Bunlar
böyle devam ettiği sürece değişen
hiçbir şey olmayacaktır.
TFF ve MHK bu işin neresinde
derseniz, güce göre karar alan ve
yine güce göre disiplin cezaları uygulamaları bitmediği sürece her zaman eleştiriler olacaktır. Gelen de
giden de sistem değişmediği sürece,
bu büyütülmüş takımların kuklaları
olmaya devam edecektir. Sen sahada adam kovalayan Başkana 40
gün maç izlememe cezası verirsen
daha neler olur bilemiyorum.
HAKEMLER ise bu paydaşların
içinde en masum olanıdır. Şahsen
ben Hakem olsam bu kadar baskı-
dan, daha maç başlamadan bu kadar eleştiriden sonra kimyam bozulurdu. Tüm meslek grupları içinde en
çok eleştirilen ve hayatı didik didik
edilen tek kurumdur Hakemlik mesleği. Ben şuna da inanıyorum. Hakemler Büyütülmüş takım isminden, sosyal medya yorumlarından ve eski Hakemlerin prangalarından kurtuldukları gün adaletli maç yönetecektir.
Sonuç olarak, bir şeylerin değişeceğini hiç düşünmüyorum. İnsanlar küfür etmeyi, yumruk atmayı, taş atmayı kendinde hak görüyorsa bunun sebebi yukarıda yazdıklarımdır. Bunların tamamı düzelmeden Türk Futbolunda değişen bir şey olmaz, herkes Üç Maymunu oynamaya devam eder.
Yorumlar
Trend Haberler
Antalya Büyükşehir'den zam yağmuru! Artık orası bile ücretli
Müteahhitler ortadan kayboldu: Alanya'da hayalleri kabus oldu!
Antalya'da zeytin geçen yıl gibi olmayacak! Yağ fiyatı 7,5 Euro düzeyinde
Antalya'da kazanlar kaynıyor: 300 liradan satılıyor!
Daha da ucuzlayacak: Antalya'da kilosu 30 TL'ye balık var!
Artık indirim de yok! Alanya'da hevesler kursakta kaldı