Kime iğne kime çuvaldız batırılır bilmem. Kimseye iğne çuvaldık batırmadan ahlaklı ticareti liberal ekonomiyi, eğitimdeki sistemsizlği şöyle bir düşünelim. Mesleki ve siyasi kimliğim bir yana yazmak gibi ödevim, doğruları onuncu köyden de olsa dile getirmek gibi bir görevim var. Zira yazmak emek mangal gibi yürek ister. Eğilmeden bükülmeden en şeffaf en yalın haliyle olayları gözlemleyip yorumlayıp doğruları aktarmak ister.
Onbeş küsür yıla yakındır dilim döndüğünce yazarım. Yazılarımda sıklıkla işlediğim bir sorundur bu. AHLAK SORUNU!
Ekonomik sorunlar enflasyonist ortamda ezilen insanlar elbette var. Bu su götürmez gerçek.
Lakin bunu kullanıp önüne geleni sövüşleyen insanı kazıklayan esnaflığı ahiliğini unutan vicdanını yitirmiş insanlar var. Elbette işini hakkın ve halkın rızasını gözeterek yapan ticaretini ahlaklıca ahiliğe uygun yapan insanlarımız konunun dışındadır.
Ülkede gündem olmuşken iki bardak nar suyu bu konuya tekrar değinmeden geçmek olmazdı. Yaşadığımız sorunlara bir bakın. Bir sanayiye gideceksiniz usta burun kıvırırır iş seçer bir tamirat biyerde 500 diğer yerde 1000 az ötede 1500 kim kime ne tutturursa. Bir çay içmek istersin biyerde 15 ara sokakta 20 ana cadde 45 lira. Azda afili olursa bardağı al sana 60 lira. Gıda alışverişi yapmak istersin bi markette 600 diğerinde 800 az işlek yerde 1200e dolar sepetin. Örnekler böylece çoğalır gider. Vatandaşa bir dokun bin ah işit. her alanda sitem var.
Şiftah yapmayan komşusu için ,ben şiftahımı yaptım o daha yapmadı ondan al diyen esnaftan bu hale nasıl geldik. Ahlakımızı benliğimizi kültürümüzü bizi biz yapan değerleri ne ara yitirdik. Ne ara insan ve vicdan penceresinden bakmayı bırakıp birbirimizi yolunacak kaz olarak görür hale geldik.
En büyük etken elbette eğitim. Fizikten kimyadan matematikten önce ahlakı insan olmayı birey olmayı vatandaş olmayı öğretmeli sistem. Ahlakla yürümeyen ilim sineye yüktür. Bu sebepleki milli eğitim kurumlarımızın eğitim sistemimizi şöyle bir gözden geçirmeli. Manevi yönüyle at başı gitmeyen maddi ilimlerin toplum bilinci oluştaramayacağı, bizi biz yapan fabrika ayarlarına döndüremeyeceği aşikar.
Sonrasında birde şu liberal ekonomi serbest piyasa ekonomisi var. Bu konununda bir kez daha düşünülmesi gerekli. Her şeyimizde olduğu gibi bundada batının kuyruğuna tutunduk gidiyoruz. Her sistem her görüş her politika heryerde çalışmaz. Topluma bireylere insanlara eğitim seviseyine göre şekillenir politikalar. Bu serbest ekonomi politikası bizde tutmuyor kardeşim. Asırlar önce yitirdiğimiz o seviyeye maalesef gelemedik. Ol sebepki ya bizi o seviyeye getireceksiniz yada piyasaya doğrudan müdahale edeceksiniz. Halkınızı bir avuç simsarın vicdanına bırakmayacaksınız. Sermaye sahiplerinin vicdanına bırakılmış bir ekonomiyi bize serbest piyasa diye yutturmayı bırakın artık.
Yani ekonomide, eğitimde, her alanda heryer de… Ya devlet başa….!
Hülasa son söz. ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT!