Kimisi için bu tarih bir anlama gelmiyor ola bilir . Belki haberdar değil, belki umurunda değildir. Tarihe kanla yazılan bugün aynı zamanda insanlığın öldüğü gündür.
Hâlâ sesimizi duymayan onca ülkeler varken , kardeş dediğimiz Türkiye Cumhuriyetinde bu olayı bilmeyen yoktur. Azerbaycan'nın kanayan yarası "Hocalı"
"Karabağ" karalar bağlayalı otuz yılı aşıyor . Cennetten bir köşe dediğimiz memleket güzelliginin bedelini çok ağır ödedi . Meğer ne çok düşman göz dikmiş vatanıma.
Hocalı o gece 613 kişiye mezar oldu . Dörtyüz üzeri kişi o gecenin izini ömürlük bedeninde taşıyacak , çünkü yaraları derin . Binden fazla kişi esir ve onlardan yüz ellisi kadın ve çocuk olmak üzere her hangi bir haber alınamamaktadır . Ermeni vahşiliginin kurbanı olduğu açık aşikardır. Aynı gökyüzü altında yaşamak zaman zaman çok ağır geliyor bizlere .
O geceyi anlat deseniz , anlatamam . O işgenceyi yapan anlatsın. O körpe ana kuzusuna kıyan düşman anlatsın. Daha doğmamış bebeği annesinin karnından vahşice çıkaran imansız anlatsın . Üç kardeşi annelerinin gözü önünde yakarak, sonrasında o annenin çıldırdığını zevkle izleyen vicdansızlar anlatsın . Kadın, çocuk ve yaşlı demeden tankla ezen , türlü türlü işkenceler yapan katiller anlatsın.
Yaramız çok büyük, çok derin . Bize barışla değil, intikam için gelsinler . Eminim bir gün tartısı şaşmış adalet bir yerlerden çıkıp gelecek . Yer yüzünde tüm haksızlıkların öcünü alacak . Göz yaşları yüzünde donarak vefat eden bebekler mezarında rahat uyuyacak .
Ve biz o günü bekleyeceğiz . Ister kıyamete kadar olsun ...