Hep duyuyorsunuzdur belki bu sözü, ‘Kadın olmak’. Kadın olmak kadar erkek olmanın da getirdiği zorluklar elbette var. Fakat benim size bu yazım da bahsetmek istediğim hayat şartları içerisinde kadına yönelik sarf edilen söz ve davranışlar. Ülkemizde kadına şiddet, tecavüz, sözlü hakaret olayları gün geçtikçe artış gösteriyor. Geçen akşam arkadaşımla iş çıkışı kahve içmek için bir kafeye giderken yaşadığım olayı anlatmak istiyorum. 2 bayan arkadaş yolda yürürken birden duraksadılar ve arkalarından yürüyen adamın geçip gitmesini beklediler. Belli ki rahatsız oldukları bir durum oluştu. Onları öyle görünce ben bile rahatsız olmuştum. Oysa ki saat en fazla 20.30’du. Onları gözlemlerken yanımızdan geçen bir adam da ıslık tarzı sesler çıkararak geçti. Ben mi fazla abarttım yoksa gerçekten bu ülkede kadın olmak gün geçtikçe zor bir hal mi alıyor ? Akşamları dışarıda yürürken korkar olduk. Her birey gibi her insan gibi kadınların da özgürce hareket etmeye hakkı olduğunu düşünüyorum. Bu dünya hepimizin ise neden bir varlığı diğerinden güçsüz ve hedef olarak görüyoruz ki ? Mini etek giymiş olabilir, belki arkadaşı bir şaka yapmıştır sesli gülüyordur, doğum gününe gidiyordur makyajını abartmıştır. Hiçbir sebep kadına farklı bir göz ve düşünceyle yaklaşmaya bahane olamaz, olmamalı… Kadını koruyan ona destek olan, muhtaç anında sahip çıkan insanlarımızın olması umut ışığını söndürmüyor neyse ki. Keşke herkes bir şeylerin farkında olabilse ve ona göre davransa. Bu olay sadece kadını akşam veya gece saati rahatsız etmekle bitmiyor elbet. Gündüz bakışlarıyla rahatsız edenler, evinde ve işinde hor görenler , kadına nasıl davranılması gerektiğini bilmeyen bir çok insanımızla beraber aynı çatı altında, aynı apartmanda, aynı sokakta kısacası aynı dünyada bir arada yaşıyoruz. Güçlü bireyler yetiştirmek istiyorsak kadınımızın güçlü kalması gerekiyor. Güçlü bir anne olması gerekiyor ve çocuklarına güçlü bir örnek olması gerekiyor. Bir şeylerin iyiye gitmesi ve özgürce hareket edebilmek dileğiyle…