Alanyaspor pazar günü İttifak Holding Konyaspor maçı ile 17 maçlık ilk yarı serüvenini tamamladı. Tarihinin en iyi sezon başlangıcına imza atan temsilcimiz 3 deplasman ve 5 iç saha galibiyeti olmak üzere 8 kez sahadan üç puan ile ayrıldı. 3 iç saha ve 2 deplasman olmak üzere 5 kez ise berabere kaldı. 4 hafta da sahadan puansız ayrıldı. Yenildiğimiz takımlar deplasmanda Beşiktaş, Trabzonspor, Galatasaray ve iç sahada Göztepe.

Yenilgi aldığımız hiç bir maçta kötü oynamadık. Ama tam anlamıyla büyük takım sendromunu federasyonuyla, yöneticisiyle, futbolcusuyla ve özellikle hakemleriyle yaşayan ligimizde yine beklenen oldu ve liderliğe oturan ilçe takımı tırpanlanmaya Beşiktaş ile oynadığı maçta başlandı. Rakibin golcüsünün daha maçın başında oyuncumuz Ceyhun'un burnunu dirseği ile hallaç pamuğuna çevirip kan revan içinde bırakması hakem tarafından görmezden gelindi. 'Kan çıktı ama kırmızı kart çıkmadı.' Aynı Burak bu maç içerisinde bir gol ve bir asist ile oynadı. Maçın hakemi Arda Kardeşler idi ve Atiba'nın cezasahası içerisindeki topu elle kesmesi bir çok hakem için penaltı iken onun için sadece çarpma idi. Buna rağmen ekibimiz rakibin 4 isabetli 7 şutuna, 14 kez kalesini yoklayarak karşılık verdik. 3 isabetli şutumuzda ise golü bulamadık. Maç sonucunu not defterime Arda Kardeşler 2, Alanyaspor 0 olarak not almışım.

Bu maçın ardından 1 galibiyet ve 2 beraberlik daha alan ekibimiz Trabzon deplasmanına gitti. Defalarca gol pozisyonuna girmesine rağmen cüretkarca harcayan ekibimiz, golü bulamayarak talihsiz bir penaltı sonucu rakibine üç puanı hediye etti. Maçın hakemi Abdülkadir Bitigen'in ikinci penaltıyı çalması, hatta bunu VAR hakemi Özgeç Türkalp'in uyarısı ile defalarca izlemesinin ardından vermesi notlarımızda yerini aldı. MHK'nın değerli yöneticileri "bir penaltı nasıl verilir, ortada faul yokken nasıl varmış gibi yapılır, ardından rakibin futbolcusu oyundan nasıl atılır ve haftalarca ceza alınırı" seminerlerde bu görüntüleri gösterip göğüslerini gere gere anlatabilirler. Sonuçta biz bunlara kalmadan çok rahat kazanabileceğimiz bir maçtı. 3 'ncü hafta oturduğumuz liderlik koltuğunu bu yenilgi ile Sivasspor'a bıraktık.

Geldik evimizde aldığımız tek yenilgiye. Göztepe maçında yine atak futbolumuzu oynadık. Kaleyi 14 şut ile yokladık. 7 kez isabet bulan şutlarımızdan gol çıkaramadık. Rakip 6 şut çekti, 2 isabetten birisini gole çevirip üç puanı alıp gitti. Üç haftalık gol suskunluğunu Ankaragücü'ne 5 gol birden atarak bozan Alanyaspor, bu sefer Galatasaray'a konuk oldu. Geçtiğimiz sezon 6 yediğimiz rakibizi resmen bunalttığımız bir maçtı. Kendi sahalarında "maç bitsede kurtulsak" dedirttik resmen. Talihsiz bir penaltı ile yenildik diyeceğim ama Beşiktaş maçında Atiba için çalınmayan penaltı top N'Skala'nın eline gelince çalındı. Bence bu da bir hakem faciasıydı ve 'Halil Umut Meler:1, Alanyaspor:0' diye not düştük tarihe. Bizim oynadığımız oyundan ve kaleye çektiğimiz 20 şuttan çok, kalesinde devleşen bir Muslera vardı. Ne yaptıysak gol atamadık. Onun becerisi mi, yoksa bizim beceriksizliğimiz mi ayrı konu. Kaybettiğimiz bir maç oldu.

Şimdi bütün bunları tekrardan niye yazdım? Unutmayalım diye yazdım. 90-100 Milyon Euroluk takımlar ile oynarken, oluşturulan algılarla da mücadele edildiğini unutmayalım diye yazdım. Bu kulüplerin yöneticilerinin iki dudağının arasından çıkan kelimelerle haftalarca maç alamayan hakemlerle de mücadele edildiğini, sözleşmesinin fesh edilmesinden, akarının duracağından korkan hakemlerle de mücadele edildiğini unutmayalım diye yazdım. Milyonluk taraftar kitlelerinin sağda solda tenkitlerine maruz kalmaktansa, yılda belki de bir yada iki kez geldiği veya gelmediği 300 bin nüfuslu küçük bir ilçenin takımının taraftarının sözlerini daha az duyacağını düşünen 'aklı kıt şahıslar'lada mücadele ettiğimizi hiç unutmayalım diye yazdım.

İnşallah gireceğimiz yılda 12 kişilik, 13-14 kişilik rakiplerimizi daha çok çalışarak, daha çok koşarak ve her şeye rağmen geride bırakarak koyduğumuz hedeflerimize ulaşacağız. Bu camiaya gönül vermiş dostların, yöneticilerin, futbolcuların, malzemecisine kadar bütün çalışanlarının ve siz çok değerli tarafların yeni yılını kutluyorum. Allah'a emanet olun.