Tepe Mahallesi'nde çıkan orman yangınını sosyal medya hesabı Facebok'tan paylaşan Muhtar Hamza Durna'nın yangın yerinde gülerek verdiği pozu, 'AĞLANACAK HALİMİZE GÜLÜYOR' manşetiyle haber yaptık.
Bu haber, muhtarın kötü bir insan olduğu, çalışmadığı, yangın yerinde ekiplere yardım etmediği anlamına gelmez.
Haber, tüm Alanya halkının yüreğinin ağzına geldiği bir yangın esnasında seçilmiş bir insanın gülerek fotoğraf çektirmesini ve bunu büyük bir keyifle paylaşmasını eleştiriyor.
Yüreğimizin ağzımıza geldiği diyorum çünkü daha Sapadere'de çıkan yangının sıcaklığı, kül kokusu üstümüzde duruyor.
Hepimiz o yangında öldük öldük dirildik.
Son yangınlarda Türkiye'nin en büyük yangını olarak kayıtlara geçti.
Sapadere yangınından yeni çıkmışken, Tepe'de çıkan yangın haliyle hepimizi korkuttu.
Acaba, 'can ve mal kaybı var mı?' diye etraftan haber almaya çalışırken mahalle muhtarının gülerek sosyal medyadan halkın karşısına çıkması yadırganacak bir durum.
Neymiş efendim muhtarın her zamanki hali böyleymiş.
İyi de kardeşim, her zaman öyleyse, yangın yerinde farklı ol.
Seçilmiş insanlar nerede, ne zaman ne konuşacaklarına, nasıl davranacaklarına dikkat etmek zorundalar.
Ve herşeyden önemlisi eleştirilere açık olacaklar, hatalarından ders alacaklar ve etrafında içi boş coşku verenlerin gazına gelip sele kapılıp gitmeyecek.
Ömründe gazete almamış, okumamış insanların 'bir daha bu gazeteyi okumayacağım' demesi ne haberi yapan gazeteye birşey kaybettirir, ne de muhtara birşey kazandırır.
"Tavşan dağa küsmüş, dağın haberi olmamış".