Milletin kendi egemenliğini yansıtan anayasa olmadan bu yönetimden hak-hukuk, adalet, eşitlik, ceza paylaşımı beklemek ne kadar gerçekçi ne kadar mümkün?
Gün geçmiyor ki sokaklarda gezen sabıkalı insan kılıklı hayvanların bir kötülük bir vahşet haberi duyulmasın?
Daha geçtiğimiz günler de 26 suç kaydı ile aramızda dolaşan sokaklarımızda gezen ve vatan sevdalısı bir polis memurumuzu şehit eden bir cani geçti içimizden.
Medyada geniş yankı uyandıran Narin olayının şokunu atlatamadan gelen ikinci vahşet haberi…
Ve bizlere duyurulmadan yaşanan onca vahşet  ve taciz olayları… iyi hal  indirimleri, pişmanlık söylemleri ile ceza indirimi alanlar ve daha sonra içimizde yaşayan bu caniler… 
Kim bilir bizim ve evlatlarımızın ne kadar yakınındalar da şans eseri yaşıyoruz?
Toplumdan uzaklaştırılması, müebbet yemesi, rehabilitasyon merkezlerine zincirlenmesi gereken bir hayvanı sokağa salarsanız ve bunun adına ‘kanun’ ve bunun adına ‘adalet’ derseniz kusura bakmayın ama o çöp poşetini öncelikle kendiniz giymelisiniz.

Ciğerimiz patladı boğazımız kurudu ‘İDAM YASASINI ’uygulayın demekten.
Sayın milletvekillerimiz, değerli yetkililerimiz sırça köşklerinizden kalkıp toplumun sesine kulak verin ‘idam referandumunu’ gündeme getirin. Evlatlarımız ve dahi bizler güven altında değiliz .
Yolda giden araç yaya olan kendisine yol vermedi diye araca tekme atıp daha sonra aracın şoförünü indirip bıçaklayan zombilerin arasında yaşamak zorunda mıyız?
Ahlak ve zarafet zaten hak getire, bari can güvenliğimizi koruyun.

Yorumu sizlere bırakıyorum ‘Adalet kayıtsız şartsız milletin mi?