Bir sezonu daha sonlandırdık. Hakem kararlarını, VAR'ın müdahale ettiği-etmediği bir çok pozisyonu tartıştık, bunların gölgesinde skorları sorguladık. Pandemi sürecini yaşadık. Ardından seyircisiz oynanan maçlar derken oldukça uzun süren ligi tamamladık. Başakşehir Futbol Kulübü geçtiğimiz sezon yapamadığını bu yıl gerçekleştirerek ligimizin şampiyon olan 6'ıncı farklı takımı oldu. Okan Buruk'u ve nezdinde kadroda yer alan bütün futbolcular ile birlikte sayın başkan ve yöneticilerini tebrik ediyorum. Sonuna kadar mücadeleyi bırakmayarak bu şampiyonluğu hak ettikler.

Ligin sonlanması ile birlikte ayrı bir tartışma ortaya atıldı. Sıralamada sonlarda yer alan takımların müracaatı ve Kulüpler Birliğinin tavsiye kararı ile liglerden düşmeler kaldırıldı. Böylece önümüzdeki sezon 21 takımın mücadele edeceği bir yarış izleyeceğiz. Haftalık 10 müsabaka oynanırken bir takım BAY olacak. (Haftayı maç yapmadan geçirecek.) 40 hafta sürecek mücadelenin sonunda dört takım küme düşecek ve bir sonraki 2021-22 sezonu ile birlikte 20 takım ile yola devam edilecek. Süper Lig'in yanısıra 1. Lig, 2. Lig ve 3. Lig’de de küme düşmeler kaldırıldı. BAL ligleri tescil edildi. Bu kararlar ile birlikte Kestelspor'un da 3. Lig'de mücadele edeceğini ayrıca belirtelim. TFF yönetimince alınan başka bir karar olan yabancı oyuncu sınırlaması da önümüzdeki sezonda uygulanmayacak.
Bugün itibari ile yeni transfer dönemi başlıyor. TFF harcama limitlerini açıklayacak. Kulüplerin transfer politikaları ve yol haritaları da bu doğrultuda şekillenecek.

Gelelim Alanyaspor'a. Ekibimiz tarihinin en başarılı sezonunu geçirdi. Haftalarca liderlik koltuğunda oturdu. Fenerbahçe, Galatasaray gibi 80-100 Milyon euroluk takımları yendi, yenemediklerine kök söktürdü. Ziraat Türkiye Kupası'nda final oynadı.

2019-20 Cemil Usta Sezonu istatistiklerimize kısaca göz atarak değerlendirme yapalım isterim.

16 galibiyet, 9 beraberlik ve 9 mağlubiyet. Kimlere yenilmişiz? İlk yarıda Beşiktaş, Trabzonspor, Göztepe ve Galasataray. "Unutmayalım diye" başlığı ile kaleme aldığım ve ligin ilk yarısını değerlendirdiğim 11 Ocak tarihli yazım da "Yenilgi aldığımız hiç bir maçta kötü oynamadık. Ama tam anlamıyla büyük takım sendromunu yaşayan federasyonuyla, yöneticisiyle, futbolcusuyla ve özellikle hakemleriyle ligimizde yine beklenen oldu ve liderliğe oturan ilçe takımı tırpanlanmaya Beşiktaş ile oynadığı maçta başlandı" diye yazmıştım. Bu yazıya gazetemizin internet sitesinden (alanyapostasi.com.tr) gözatabilirsiniz.

Ligin ikinci yarısına yine fırtına gibi başlayan ekibimiz üst üste üç hafta kazanmasının ardından 21. Hafta da Fenerbahçe ile deplasmanda berabere kaldı. Daha maçın ilk dakikalarında yakaladığımız gol pozisyonu, Cisse'nin kaçırdığı-attığı-kaçırdığı penaltılar, Fenerbahçenin penaltısı, tartışılan penaltı pozisyonları.

Ardından üç haftalık bir suskunluk yaşadık. Gençlerbirliği, Sivas ve Beşiktaş maçlarından puan alamadık. 25. haftada Rizespor ile berabere kalmamızın ardından 10 Mart tarihinde ülkemizde ilk Korona Virüs vakasının tespit edildiği açıklandı. Federasyonun 12 Mart tarihinde yaptığı toplantı ile liglerin seyircisiz oynanması kararını aldı ve Gaziantepspor ile Oba'da 14 Mart tarihinde karşı karşıya gelen takımımız üç puanı tek golle aldı. Salgın süreci, olanlar, yapılmayanlar, yapılması gerekenleri konu edindiğimiz 27 Mart tarihli "Ne olacak bizim bu halimiz?" başlıklı yazıma yine gazetemizin internet sitesinden gözatabilirsiniz.

Yeni normale dönmemiz ile birlikte liglerin yeniden oynatılması kararı alındı. Temsilcimiz 13 Haziran tarihinde İstanbul'da Başakşehir ile karşı karşıya geldi. 90 günlük bir aranın ardından çıktığımız bu maç oyun olarak hiç birimizi memnun etmedi. Hali ile bu kötü oyun skora da yansıyarak Alanya'ya elimiz boş döndük. Salgın sonrası 8 haftalık süreçte 4 galibiyet, 2 beraberlik ve 2 yenilgi alarak ligi 5'nci sırada bitirme başarı gösteren Alanyaspor Avrupa kupalarında mücadele etmeye hak kazandı.

Toplamda 61 gol atan takımımız, 76 gole ulaşan Trabzonspor ve 65 gol atan Başakşehir'in ardından en skorer üçüncü takım oldu. Burada sadece üç golü penaltıdan kaydettiğimizi de ayrıca belirtmek isterim. Kalesinde 37 gol gören temsilcimiz, 34 gol yiyen Başakşehir'in ardından Galatasaray ile birlikte en az gol yiyen ikinci takım olma başarısını gösterdi.

Bu sezon 22 gol atan Cisse belki gol kralı olamadı ama penaltısız en çok gol atan isim oldu. O bizim gönüllerimizin gol kralı. Takımımızda Cisse'nin dışında 12 farklı isim gol atma başarısına ulaştı. Bakasetas 10, Fernandes 9, Campos 4, Ceyhun ve Onur 3, Welinton, Bammou ve Efecan 2, Tzwalles, Salih Uçan, Caulker ve Mustafa Pektemek de 1'er gol attılar. Gol atan, asist yapan, kora kor mücalede eden, formasının hakkını vererek terinin son damlasına kadar savaşan, ve ayrıca tutan elimiz Marafona da dahil hepsini tek tek kutluyorum. Bizlere unutulmaz bir sezon yaşattığınız için teşekkür ediyorum.

Ekibimiz ligin yanı sıra Ziraat Türkiye Kupası'nda da finale kadar yükselerek ayrı bir gurur kaynağımız oldu. Kasımpaşa, Antalya ve Galatasaray gibi güçlü rakiplerini saf dışı bırakarak finalde Trabzonspor'a kaybetti.

Daha iyisi olabilir miydi? Elbette olabilirdi. Oynanan oyun, Erol Hoca'nın hırsı, futbolcuların mücadelesi benim açımdan bunu her zaman mümkün kıldı. Ama olmadı. Olmaması için etkenler var mıydı? Sezon boyunca hem bu köşeden, hemde Posta TV'deki programlarımızda bu hususları defalarca dillendirdik. Artık olan oldu. Bu iş bitti. Şimdi önümüze bakmanın zamanı.

Resmi olarak bir açıklama olmamamakla birlikte Erol hoca yoluna büyük bir ihtimalle Fenerbahçe'de devam edecek gibi görünüyor. N'Skala ve Welinton Beşiktaş'a gitti gibi. Erol Hoca'nın Bakasetas ve Caulker'i beraberinde götüreceği söylentileri ortada.

UEFA Avrupa Liginde ön eleme oynayarak da olsa mücadele edecek olmamız, bu yıl ligi beşinci sırada bitirmiş olmamız dolayısı ile, önümüzdeki sezon için hedefimizin hada üst sıralar olması gerektiğini gözönünde bulundurursak, belki kariyerli olmasada hırslı, birikim ve beceri olarak işgal edeceği makamın hakkını verecek bir teknik adam ile anlaşılacaktır. Takımda kalan, yeni gelen oyunculara ilave Hocanın nezaretinde oluşturulacak takım ile başarılı sonuçlar alacağımızı umut ediyorum.

Nerelerden nereye geldiğimizi, dünümüzü unutmayalım. Eskilere dönecek değiliz ama her başarının bir bedeli vardır. Takımımıza, yönetimimize, oyuncularımıza her zamankinden daha fazla destek çıkmanın zamanıdır. Kalın sağlıcakla.