Selâmün aleyküm Alanya …
Bir Kutlu Doğum Haftasını daha geride bıraktık.
Bir 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını da geride bıraktık.
Peygamber Efendimiz (s.a.v. )in bütün insanligi temsilen Cenab-i Hakkin yüksek huzurana kabulü anlamina gelen MİRAÇ kandilinizi dün gece eda ettik . iç dünyamizdaki yükselisi ve arinmayi ifade eden MİRAC KANDİLİNİZ tekrar mübarek olsun .
Lütfen bu yazıyı çocuklara okutun ve Lütfen yarınımızın teminatı çocuklarımıza o meleklere EFENDİMİZ i anlatın.
Bu yazıyı okuduktan sonra bir kez veya birkez daha Peygamber Efendimiz (s.a.v. )ın hayatını okutun lütfen .
Peygamber Efendimiz (s.a.v. ) in çocuklara olan şefkati ve sevgisi bambaşkaydı. Bir çocuk gördüğü zaman Peygamberimizin mübarek yüzünü neşe ve sevinç kaplardı. Onu tutar, kollarının arasına alır, kucaklar, okşar, sever ve öperdi.
Gördüğü ve karşılaştığı her çocuğa selam verir, halini hatırını sorardı. Binekli bulunduğunda çocukları atın terkisine alır , gidecekleri yere kadar götürürdü.
Çocuklarla arkadaşça konuşur, onların yanında onlar gibi davranır, anlayış seviyelerine göre sohbet ederlerdi.
Çocuklarla o kadar iç içe olmuştu ki, bir defasında yarış yapan çocuklara katılarak onların neşesine ortak olmak için onlarla beraber koşmuştu.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çocukları reyhan çiçeğine benzetmiş ve "çocuk kokusu cennet kokusudur ." diye buyurmuştur.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çocuklarında sevgilisiydi. Bir yerde onu gören çocuklar hemen ona doğru koşar , etrafını sarardı. Peygamber
Efendimiz (s.a.v.) de her çocukla ayrı ayrı ilgilenir, hallerini sorar, sevgilerine karşılıkta bulunur ve onlarla şakalaşırdı.
Hz. Fatıma babasını ziyarete geldiğinde ise, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) sevgili kızını karşılamak için ayağa kalkar , alnından öper ve yanına oturturdu. Hz. Fatıma nın iki oğlu vardı . Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) torunlarını çok severdi. Onları kucağına alır , omuzuna çıkarır, okşar, sırtında taşır, onlarla oyun oynar, onların isteklerini yerine getirirdi.
Örneğimiz ve Önderimiz Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çocukların eğitimiyle yakından ilgilenmiş, onların hayırlı bir nesil olarak yetişmelerine büyük önem vermiştir.
Bu konuda neler buyurmuşlar ve ne güzel bir eğitimci örneği vermişlerdir: "Çocuklarınıza iyi bakınız! Onları güzel terbiye ediniz"
ve yine "Çocuğu güzel terbiye etmek ve ona güzel bir isim vermek, evlâdın baba üzerindeki haklarındandır'' Bir anne ve babanın çocuklarına bırakacağı en güzel ve değerli miras: ALLAH (C.C. ) ın emir ve yasaklarını bilen ve uyan , İslâm’a ve Kur’an’a tâbi olan, vatanını, milletini, tarihini ve bayrağını seven, çalışkan, dürüst ve terbiyeli çocuklar yetiştirebilmektir.
Sevgili Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şu hadis-i şerifiyle bunu beyan etmişlerdir:
''Hiç bir baba çocuğuna güzel ahlâk ve terbiyeden daha üstün bir hediye vermiş olamaz'' Dünya ve âhiret saadetimiz için İslâm ahlâkına sahip olmak ve bu kaideleri hayatımızda yasayıp, yaşatmak gerekir İslâm’ın gayesi de, güzel ahlâkı tesis etmek, yani yaşamak ve yaşatmak değil midir? Görüldüğü gibi, Yüce Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çocuk sevgisi ve terbiyesi konusunda da gereken şeyleri bizlere açıklamıştır
Ne mutlu güzel Peygamber’ini örnek alan, O’nu hayat önderi bilen ve O’nun Sün-netine uygun bir hayat tarzını kendilerine düstur edinen Müslüman çocuklara...
Selam ve dua ile.