Akşam yatıyorsun, sabah kalkıyorsun. Akşam bir şey söylüyorsun, sabah söylediğini yalanlıyorsun. Akşam, 'Demokrasiye inanıyorum' diyorsun, sabah demokrasiye darbe indiriyorsun. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün partisi CHP Genel Başkanlığı'na yakışmıyorsun. Yakıştıranlara saygı duyarım ama ben seni o makama yakıştıramıyorum. Eğer o makamın ağırlığını bilseydin, milleti ihanetle suçlamazdın. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun o sözleri üzerine Yeni Anayasa'ya, 'Hayır' diyecek olsam bile artık 'Evet' diyeceğim. Çünkü bu milletin önüne kimse ipotek koyamaz. Benim sandıktaki irademe kendi ailem bile ipotek koyamaz, hele hele Kemal Kılıçdaroğlu hiç ama hiç koyamaz. 
CHP Genel Başkanlığı makamına saygı duyuyorum. O makamı işgal eden Kemal Kılıçdaroğlu, Yeni Anayasa görüşmeleri öncesinde kameraların önüne çıkıyor ve diyor ki, "Evet oyu kullanacaklara samimi bir uyarı yapmak isterim. Çocuklarınızı düşünün. Verdiği demokrasi mücadelesi yüzünden yaşamını yitirenleri düşünün. Hiç kimse milletin ona verdiği yetkiyi başkasına teslim edemez. Evet oyu verecekler. Çocuklarınızın geleceğini düşünün, Türkiye'yi düşünün. Böyle bir Anayasa'ya evet demek, parlamentoya, milli iradeye ihanet etmek demektir' diyor.
Yani bu sözler Kemal Kılıçdaroğlu, milletvekillerine değil, millete söylüyor. Yani Yeni Anayasa'ya evet oyu verecekleri de ihanetle suçluyor. Yani 2017'nin Nisan ayında milletin onayına sunulacak Yeni Anayasa'ya evet oyu verenleri milli iradeye ihanet etmekle suçluyor. Bu sözleri içime sindirmem mümkün değil. Kemal Kılıçdaroğlu, Yeni Anayasa'ya, 'Evet' oyu verecek herkesi milli iradeye ihanet etmekle suçluyor oluşuna üzülmemek elde değil. Cumhuriyet Halk Partisi'nin Genel Başkanı'nın bu sözleri sarf etmesine açıkçası çok ama çok üzüldüm. 
Bu sözleri Kemal Kılıçdaroğlu gibi bir liderden beklemezdim. Çünkü demokrasiye inandığını söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu cümleleri söylemiş olması beni üzdü açıkçası. 
Yeni Anayasa'yı eleştirebilirsin, endişelerini ifade edebilirsin ama evet oyu vereceklerin iradelerine ipotek koymaya kalkmana gerek yoktu. 
Yeni Anayasa'ya olumlu yönde oy vermeyebilirsin ama milletin oylarını ipotek altına da alamazsın. Bugün herkes hür iradesiyle referandumda Yeni Anayasa için düşüncesini söyler, sandıkta da istediği oyu kullanır. Kimseye sen, 'Evet' ver, sen, 'Hayır' oyu kullan deme hakkımız ve lüksümüz yok. 
Bence Türkiye'nin Yeni Anayasa'ya ihtiyacı var. Yeni Anayasa demek, yeni ve güçlü bir Türkiye demektir. Yei Anayasa ile Türkiye gelişecek, güçlenecektir. Bugün bu Anayasa'yı AK Parti ve MHP hazırlıyor, Gazi Meclis'teki milletvekilleri de oylarıyla destekliyor. 
Bugün bu ülkenin başında Recep Tayyip Erdoğan var. Bugün Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin Cumhurbaşkanı diye Yeni Anayasa'ya karşı çıkmanın da bir anlamı yok. Bugün Recep Tayyip Erdoğan, bu ülkeyi yönetiyor olabilir ama yarın CHP'nin iktidar olmayacağını, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Cumhurbaşkanlığı makamına seçilmeyeceğinin garantisini kim veya kimler verebilir ki? Bugün Yeni Anayasa, Recep Tayyip Erdoğan için hazırlanıyor diyenlere aklım ermiyor. Bugün Recep Tayyip Erdoğan ülkeyi yönetiyorsa, 20 yıl sonra da yönetecek diye bir kanun mu var?
Neden Yeni Anayasa'nın milletin önüne konmasını ve Türk seçmeninin sandıkta Yeni Anayasa konusundaki düşüncelerini yansıtmasından neden çekiniyorsunuz?
Neden Türkiye'nin güçlenmesine karşısınız, neden Türkiye'nin bölgede süper güç olmasını, Türk insanının yarınlara daha güzel ve umutla bakmasından endişe duyuyorsunuz?
Bırakın Türkiye'nin yeni bir Anayasa'sı olsun. Türkiye, Yeni Anayasa'sını yapsın, millet de sandıkta gerekeni yapsın. Neden Yeni Anayasa'nın milletin onayına sunulmasından endişe duyuyorsunuz?
Yeni Anayasa milletin önüne gelecekse bırakın gelsin. Neden milletin Yeni Anayasa'yı oylamasından korkuyorsunuz? Siz neden bu milletten korkuyorsunuz, ona anlam veremiyorum. 
Seçim dönemlerinde milletin sevdalısı oluyorsunuz, milletin oylarını alabilmek, partiniz CHP'yi iktidara taşıyabilmek için milletin önünde diz çöküyorsunuz da neden Yeni Anayasa'nın Türk insanının onaylamasından rahatsızlık duyuyorsunuz?
Siz rahatsızlık duyuyor olabilirsiniz ama milletle omuz omuza veren insanlar, bu milletten rahatsızlık duymuyorlar. Çünkü millet varsa vatan da vardır. Türk milleti yaşıyorsa, Türkiye Cumhuriyeti de yaşıyor ve sonsuza dek yaşayacaktır. Çünkü bugün Türkiye'de güçlenen liderlerin arkasında millet vardır. Güçlenen liderler, milletiyle omuz omuza verir, engelleri de aşar, sokaktaki tankları da durdurur ve savaş uçaklarını da yere indirir. 
Çünkü kendisiyle ortak hareket eden liderler, milletinin dualarıyla yaşar, insanların dualarıyla projelerini bir bir inşa eder ve Avrupa'ya da diz çöktürür. Ama milletini ihanetle suçlayan siyasi partilerin liderlerin ne kendileri, ne de partileri gelişir. 
'Yeni Anayasa'ya evet oyu verenler, milli iradeye ihanet eder' diyor ya Kemal Kılıçdaroğlu. Yeni Anayasa'ya evet oyu vermekle milli iradeye ihanet ediliyorsa, milli iradeye ihanet etmek büyük bir zevktir bence. Bana Kemal Kılıçdaroğlu'nun sarf ettiği ihanet sözcüğü sevgi sözcüğü gibi geliyor açıkçası.  
Yeni Anayasa'nın birliğimiz, beraberliğimiz ve güzelim Türkiye'mizin geleceği için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.