Bu şehirde birlik varsa hizmet de var. Güçler birleşirse, herkes omuz omuza verirse Alanyamız da gelişiyor, güçleniyor. Bir yerde kavga değil, sevgi varsa, bir yerde gürültü değil, saygı varsa o kurum da daha modern, çağdaş ve demokratik bir kuruma dönüşür. Her siyasi görüşten insanı barındıran bu şehirde Alanya Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası (ALSMO) var. 570 üyesi bulunan ALSMO Yönetim Kurulu'na girmek çok zor, ALSMO Başkanı olmak ondan daha zor. Çünkü ALSMO tüzüğüne göre bir oda üyesi, direk başkan adayı olamıyor. Önce Yönetim Kurulu'na seçilebilmek için 570 üyeyi geziyor, projelerini anlatıyor, üyelerden oy istiyor. Eğer sandıkta üyeler, onu tercih eder ve oy verirse 5 kişilik Yönetim Kurulu'na girmeye hak kazanıyor. Bu 5 kişilik Yönetim Kurulu'na girdiği zaman daha sonra Yönetim Kurulu Başkanlığı için mücadele ediyor. Yönetim Kurulu'nda 5 isimden üçünün oyunu alabilirse ALSMO Yönetim Kurulu Başkanı oluyor. Muhasebecilik mesleği zor ama muhasebeci ve mali müşavirlerin tek çatıda buluştuğu ALSMO'da başkanlık koltuğuna oturmak da çok zor. Her babayiğit ALSMO Başkanı olamıyor, olamaz da. Çünkü kendi mesleğin arasında sevileceksin, o güveni vereceksin, Yönetime gireceksin, sonra da Yönetim onayını alıp, başkan olacaksın. En son ALSMO Genel Kurulu'nda bile 4 grup, Yönetim Kurulu için yarıştı. ALSMO Genel Kurulu'nda en az oyu alan Meslekte Birlik Grubu, Yönetim Kurulu'na giremezken, İhtisas Grubu'ndan Kerim Gökçeoğlu, Mustafa Turaç, Öncü Grubu'ndan İffet Kan, Çağdaş Demokrat Grubu'ndan Önder Kıvrak ve Mehmet Yaradanakul, 5 kişilik ALSMO'nun yönetimine seçildiler. Bu isimler, kendi aralarında Yönetim Kurulu'nu yaptı. ALSMO Genel Kurulu'nun üstünden günler, haftalar ve aylar geçti, ALSMO Yönetimi, Kerim Gökçeoğlu'nda karar kıldı. Çünkü o dönem Önder Kıvrak, 'Ben başkan olacağım' dedi, Kerim Gökçeoğlu, 'En çok oyu ben aldım, başkanlık benim hakkım' dedi. Koltuk için Yönetim'de savaştılar, koltuğu Gökçeoğlu kazandı. Çünkü o dönemde Önder Kıvrak'ta iki isimle, Kerim Gökçeoğlu da iki isimle Yönetime girdi. Her ikisi de Yönetim'de dengeli idi ama asıl dengeyi sağlayan isim İffet Kan'dı. İffet Kan, her zaman ALSMO'da başkanı belirleyen isimdir. ALSMO Yönetimi'ne bir girer ama koltuğa oturacak ismi de belirler, kararlarda da etkin rol oynuyor. İffet Hanım, ALSMO Yönetimi'nde kime kan verirse o kişi canlanıyor, başkanlık koltuğuna oturuyor ama o kan vermezse istediğiniz kadar ALSMO Genel Kurulu'nda en çok oyu alın ama sizin başkanlık koltuğuna oturmanız imkansızdır. Oda Genel Kurulu'nda her gruptan insanların Yönetim Kurulu'na seçilmesi ALSMO'nun ne kadar çağdaş ve demokratik bir oda olduğunu kanıtlıyor. Ve son Genel Kurul'da Kerim Gökçeoğlu'nun başkan olması İffet Kan'ın Oda Sekreterliği görevini üstlenmesi, Mustafa Tunaç, Mehmet Yaradanakul ve Önder Kıvrak'ın da Yönetimde olması ALSMO'nun kaliteli hizmetler vermesini sağlıyor. Her gruptan insanların bulunduğu ALSMO'da çağdaş bir odaya dönüştü. Hiç olmazsa ALSMO'da tek adam sistemi yok, birlik var. ALSMO Başkanı Kerim Gökçeoğlu'nun sunduğu her öneri Yönetim'de tartışılıyor. Bir proje uygulanacaksa ALSMO Yönetim Kurulu'nun ortak karara da varması gerekiyor. ALSMO Yönetimi'nde isteyen istediği gibi at koşturamıyor. Bir karar alınacaksa, bir hizmete imza atılacaksa sadece ALSMO Başkanı değil, tüm üyelerin bu karara imza atması halinde o proje hizmete giriyor. Bence Türkiye'deki odalarda da yönetim sistemi böyle olmalı. ALSMO'da seçim sistemi tüm üyeleri kucaklamaktan geçiyor. Sadece bir insan hem Yönetim Kurulu'nu kazanıp, hem de Oda Başkanlığı'nı kazanırsa, kendi adamlarına hizmet eder, diğer adaylara destek veren üyeleri de temsil etmeyebilir. Ve günümüzde bir çok Meslek Odası'nda kendisine oy vermeyen üyeleri dışlayan Oda Başkanlarını görüyoruz, çifte standart uygulamalarına tanıklık ediyoruz.
Ama bugün her üyenin seçtiği Yönetim Kurulu Üyesi, ALSMO'da görev yapıyor, kendi üyesini de temsil ediyor, başkasına oy veren üyeyi de.
Hem ALSMO'da her üyeyi temsil eden kişilerin Yönetimde bulunması nedeniyle kararlar ortak alanıyor, projeler ortaklaşa inşa ediliyor.
ALSMO'da, 'Ben değil, biz' anlayışı ile hareket eden bir Yönetim Kurulu var. Ve bu Yönetim Kurulu da çok kaliteli hizmetleri üyelerine sunuyor. Paranın değil, hizmetin derdinde olan ALSMO Yönetim Kurulu'ndaki isimler, hem takdiri, hem de tebrikleri hak ediyor. Böyle çağdaş, demokratik Yönetimlerin bulunduğu odalar her zaman başarılı olur ve başarılı da olacaktır.
