Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir milletvekilinin yeğeni şehit düştü.
Hani hep deriz ya ağa cocukları gitmez doğuya şehit düşmez diye . Oysa herkeze nasip olmayan Şehitlik İslam’da büyük bir mertebedir. Allah yolunda canını feda eden bir Müslüman şehit olur. (Gelmiş geçmiş bütün siyasiler için geçerli) Makamı, parayı, ihaleleri, yatları, katları, devlet içindeki önemli kadroları hiç kimseye bırakmayanlar, ülkenin hiçbir imkânını yoksul vatandaşa reva görmeyenler, bu kadar önemli olan ve Kur' an la da müjdelenen’ Şehitlik ‘mertebesini neden garibanlara bırakıyorlar anlamış değilim. El Bab'dan acı haber geldi. AK Parti Giresun milletvekili Cemal Öztürk ün yeğeni Teğmen Furkan Yayla şehit oldu. Vatan toprağına düşen her şehit bizim şehidimizdir. Onların sayesiyle bu bayraklar inmiyor,ezanlar susmuyor. Hepsini rahmet,minnet ve saygıyla anıyoruz. 


Başbakan Binali Yıldırım bozkurt işareti yaptı

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, partisinin TBMM'de düzenlenen grup toplantısındaki konuşması sırasında, salondaki partililerden birisinin bozkurt işareti yaparak "Başbakanım ülkücüleri unutma." diye bağırması üzerine" Başbakan da bozkurt selamı ile karşılık verdi. Yıldırım, "Eyvallah, milliyetçi ve ülkücü kardeşlerim, 'Önce memleketim, önce milletim' dediler ve birlikte yola çıktık. Nasıl unuturuz?" dedi.

EGO tavan yapmasın artık? Peki sen sence güzel insanmısındır ?

Neden daha güzel daha başarılı olmak zorundasın ki?

Her şeyden önce “Sen” gibi yaşadığını hissetmeye ihtiyacın var.

Daha zengin olduğunda, unvanlara ulaştığında, daha fazla ödül, aferin, alkış aldığında daha değerli olmayacaksın ki!

Önüne konulan yarışın sonu yok.

Her zaman birileri senden daha zengin, daha güzel, daha ileride olacak.

Ama neye göre, kime göre, ne için? Ego, aslında sen değilsin.

Ego, dışarının senden olmanı istediği şey…

Her insanın yaşamı, hayali, başarı tanımı kendine...

Unutmayacaksın ulaştığın yerden daha önemli olan oraya nasıl geldiğin.

Yolculuğuyla gurur duymadığın hiçbir sonuç değerli değil.

Her insanın yüreğinde taşıdıklarına, gözlerinden yansıyana, duygularına sarıl.

Kendi kuyruğuyla kavga edene, kibirle yürüyene, başkalarının başarısızlığından, kayıplarından beslenene takılma. Bir insanın kimliği değil, kişiliği ve karakteri önemli.

Memleket, dil, ırk, zengin, fakir, güzel çirkin, O'cu, Bu'cu, Şu'cu, Evet’ci, Hayır’cı, işçi, müdür, garson, iş adamı diye ayırma. İnsanı sadece insan olarak gör, kalbi güzel olanı baş tacı yap.

Çünkü dünyayı onlar güzelleştiriyor.

Yeni doğmuş keçiyi sırtında taşıyan küçük kız, montunu çıkarıp üşüyen sokak köpeğinin üzerine örten belediye işçisi, buz tutmuş havuza girerek donmak üzere olan kuğuları kurtaran işçi ve son olarak İstanbul’da 70 metrelik kuyuya düşen köpeği 10 gün boyunca seferber olup kurtaranlar…

Ne güzel insanlar, değil mi? KÖTÜ GÜNLER GEÇECEK

“Kötü günlerin iyi bir tarafı vardır. İnsanları tanırsın özellikle yanında sandıkların... ”Ülkemiz; yaşanan bu süreçte bize kim dost kim düşman öğrendi. Bize bizden başka dost yok, bizim gidecek başka vatanımız yok! Türk Halkı, tüm milli ve manevi değerlerine sahip çıkarak, birlik beraberlik içinde hareket etmektedir. Şu anda Türkiye, tüm küresel güçlerin, oyun kurucuların açık hedefi konumunda... Vatanımızı,bizleri; bölmeye, parçalamaya, ayrıştırmaya, ötekileştirmeye çalışıyorlar. Bu yüzden Milletçe uyanık olalım,birlik ve beraberliğimizi koruyalım, provokasyonlara dikkat edelim.

ADAM OLMAK

''Adam olmak cinsiyet meselesi değil, şahsiyet meselesidir'' demiş üstad Necip Fazıl! Çocukluğunda herkes ''adam olmak'' sözünü büyüklerinden duymuştur. Anneler, babalar çocuklarına ''Adam ol!'' derler. Kadın, erkek fark etmez, bu cinsiyet anlamında değil, erdemli bir kişilik anlamındadır.

Toplumumuzda genel bir hastalık olan; onun var benim niye yok, O almış ben de alayım diye hasetlenmeyeceksin, akıl ve vücut sağlığın bozulur. Kıskançlık içine girip, hırslarına yenik düşmeyeceksin. ''Aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz.'' Bulsa da elinde tutamaz. Çevrendeki insanların, arkadaşlarının başarılı olması, bir yerlere gelmesi seni mutlu etmeli. Çünkü bu sana zarar vermez, yarar sağlar. İnsanların yüzüne gülüp, arkasından kuyusunu kazmaya çalışmayacaksın. Bu hareketin bir gün ''bumerang'' gibi sana döner, seni vurur.