Günümüzdeki ciddi sağlık problemlerinin çoğunun temelinde yanlış beslenmeye ek olarak hareketsiz, durağan bir yaşam tarzı bulunmaktadır. İnsanlar yaşam konforunu yükselttikçe hareketi azaltmış ve giderek daha hareketsiz bir yaşam biçimini benimsemişlerdir. Oysa hareketlilik sadece kalori yakmaktan ibaret değildir. Metabolizmanın düzenlenmesi, sindirimin sağlanması, besinlerden iyi şekilde faydalanılması, obezitenin önlenmesi ve kronik hastalıklara karşı durulması hareketlilik ile daha kolay ve etkili olmaktadır. Günlük yaşamın 24 saati düşünülüp, daha hareketli hale getirmek için planlar yapılmalıdır. Bugün, hareketlilik, egzersiz ve spor için yapılması gerekenlere dair metabolik önemli bazı püf noktalarını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Egzersize başlamadan önce sağlık durumunuzun yapılacak egzersize uygun olduğundan emin olmak gerekir. İlk iş olarak sağlık kontrollerinin yapılıp, planlanan egzersize uygun sağlık durumunun onaylanması lazımdır. Çünkü yaşınıza ve sağlık durumunuza uygun olmayan ağır egzersiz ve spor aktiviteleri fayda yerine zarar verebilir. Egzersizin, yürüyüşün temposu ve süresi sağlık durumuna göre düzenlenmelidir. En az 30 dakika, en fazla 1 saat olacak şekilde, günlük tempolu ve düzenli bir yürüyüş en kolay ve pratik yapılacak egzersizdir. Düzenli uygulanabilir. Ciddi bir donanım ve cihaz gerektirmez. Her yerde yapılabilir. Yürüyüş öncesinde hafif şekilde ısınma ve germe hareketleri ile hazırlık dönemi uygulanmalıdır. Böylelikle hem daha az sakatlanma görülür hem de genel sağlık yönünden daha az risk oluşur.
Yürüyüşü düzene koyabilmek ve en iyi faydayı elde edebilmek için ideal zaman sabah saatleridir. Yürüyüşün hemen öncesinde ağır yemek yenmemelidir. Yemek ihtiyacı duyulursa, çok hafif bir atıştırma sonrası yürüyüş yapılabilir. Yürüyüş bantları ve kapalı spor salonları yerine açık havada yürüyüş yapılmalıdır. Ortamın yüksek oksijen oranı ve mümkünse çevrenin yeşilliği hem biyolojik hem de psikolojik olarak daha faydalı olacaktır. Yürüyüşe uygun kıyafet ve ayakkabılar tercih edilmelidir. Böylelikle yorgunluk ve diğer olumsuz etkiler en aza indirilebilir. Yürüyüş; birkaç dakikalık ısınma ve germe hareketleri ile başlamalı, tempo yavaş arttırılmalı, orta bir tempoda devam edilmelidir. Daha sonra tempo yine yavaşça azaltılarak uygun bir sürede sonlandırılmalıdır.
Yürüyüşe özel bir vakit ayırma imkânı yoksa iş dönüşü, okul yolu vs gibi fırsatlar değerlendirilmelidir. Rutin günlük işlerin arasında yürüyüş için uygun bir zemin oluşturulabilir. Yürüyüşte sağlık yönünden herhangi bir olumsuzluk ile karşılaşılırsa zorlamadan durmak gerekir. Oluşabilecek sağlık sorunları için profesyonel yardım istemek en doğrusudur. Yapılacak doğru, düzenli, tempolu bir egzersizle metabolizmanın düzenlenmesi, kan şekeri ve diğer metabolik parametrelerin dengelenmesi için destek sağlanabilir. Kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, obezite, tip 2 diyabet ve bunlarla ilişkili diğer ciddi hastalıkların görülme sıklığında azalma mümkün olabilir. Düzenli egzersiz, kalp-damar hastalıkları, diyabet ve hipertansiyon başta olmak üzere birçok ciddi hastalığın tedavisi ile ilgili çeşitli kılavuzlara girmiştir. Yani düzenli egzersiz, örneğin düzenli yürüyüş ilaçlar gibi önemli bir tedavi aracıdır. Fakat egzersizi ilaçların alternatifi değil tamamlayıcısı olarak görmek gerekir. Düzenli egzersiz haricinde günlük yaşamda hareketliliği arttırmak da metabolizma düzenlenmesi için fayda vermektedir. Kalori yakmaya, depolanan fazla enerjiyi kullanmaya yarayacağı için, asansör yerine merdiven kullanma, kısa mesafelerde motorlu araç kullanmak yerine yürümek veya bisiklete binmek gibi hareketi arttıran uygulamalar kilo vermek için önemli yardımcılardır. Daha önce bu konuları, 2018 yılında Orion Yayınlarınca basılan ‘Kilo verme ve sağlıklı yaşam sırları’ kitabımda anlatmıştım. Yakında çıkacak olan kapsamlı temel beslenme kitabımızda bu konu uzmanlarınca daha detaylı biçimde ele alınacaktır. Sağlıkla kalın. Saygılarımla.