Şüphesiz ki geçen haftanın en çok dikkat çeken olayı siyasi arenadaki beklenmedik gelişmelerdi. Hüzün, keder ve Alanya’da partisinin (MHP) bayrağını dalgalandırmış olma gururu yaşamanın huşusu ile ‘Uç beyi’ değişimi yaşanıyor.
Alanya’ya yıllarca MHP’nin belediyecilik anlayışını kazandırmak için mücadele eden ve 2014 yılında yapılan yerel seçimlerde bunu başaran ekibin için yer alan bir isimdi MHP’nin Alanya’da ki ‘Uç Beyi’ Mustafa Türkdoğan.
İsminin önünde yada arkasında titri olmasa dahi Milliyetçi Hareket Partisi/Ülkücülükle özdeşleşen bir isim olduğunu kimse tartışmaya dahi açmaz açmamalı.
Alanya’da ülkü olacaklarından yan, MHP’nin alaylısı olarak siyasete çekirdekten başlayıp görev verilen her makamda kendi inandığı değerler ve doğrular çerçevesinde ‘Önce Ülkem/Alanya ve Milletim…’ düşüncesi ile hareket etti. İnandığı dava uğruna çayda servis etmiştir, bayrakta asmıştır, kapı kapı dolaşıp yerel seçim genel seçim demeden oyda istemiştir. İlk seçimde yine aynı duygularla liderinin işareti ile oy istemeye davasını anlatmaya devam edecektir. Alanya Ülkü Ocakları Başkanlığı, MHP Alanya İlçe Başkanlığı, görevlerini icra eden başarısını seçim sonucuna göre ölçünce Alanya’yı kazanmış MHP/Cumhur İttifakı olduğuna göre tartışmaya gerek olmayan bir isim. İyi Parti’nin kuruluş sürecinde eski MHP’lilerin partiden ayrılması kimisinin ihraç edilme sürecinde de MHP Antalya İl Başkan Yardımcılığı görevinde bulunarak yolunda sapmayan isimlerden oldu.
1979 yılından dünya gelip dünya ve ülke siyasetine yönelik fikirleri takip etmeye merhum Alparslan Türkeş’e saygı ve hürmet ile ülkücü camiaya tutulan akabinde MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Başbakan yardımcılığı yaptığı süreçte ülkü ocaklarında aktif görev almakta siyasetin cenderesine düşen Türkdoğan, bugün inzivaya çekilse de partisi ne zaman ‘Mustafa Görev Senin iş sana düştü’ dediği an lafı ikiletmez.
Veda yazısında “Günün koşullarına göre değil,
En zor koşullarda bile LİDER DEVLET BAHÇELİ diyebilen duruşumuzun, ülkücü vicdanlarda her zaman kabul göreceğine inanıyorum. Dünden bugüne her daim Liderimizin emrindeyim”
Diyen Mustafa Türkdoğan’ın dava şuur ve sevdasından kimse endişe duymaz duyamaz.
Göreve geldiği günün üzerinden tam 6 yıl geçtikten sonra gençliğinde beri neredeyse tek önceliği olan siyasetten bir nebze inzivaya çekildi. Yönetim kurulunda her üye bıraktığı koltuğa oturup emaneti devam ettirecek kabiliyete sahiptir. Süreçte elbette ‘uç beyliği’ vazifesi bir isme tevdi edilecek. Aslolan bu ismin hem mevcut yönetim ve belediye ile uyumlu hem cumhur ittifakı hatta millet ittifakı ile gerektiğine uzlaşıcı bir yol haritası çizmesi lazım. Yönetim dışından olacak bir isimle yola devam edilmesi söz konusu olur ise her şeyden önemlisi mensubu olduğu siyasi partinin temelinden yetişerek dengeleri koruyacak gözü pek sözü dinlenir olabilmeli.