Anne olmadan bir süre önce annem elime bir defter tutuşturmuştu. Defterde bizi büyütürken farklı gazete ve dergilerden kesip yapıştırdığı çocuk bakımı ve bilgileri vardı. Hala saklıyorum. Oysa bilgisayarım ve internetim vardı o dönem için. Kitaplar da almıştım. Ama annemin verdikleri hepsinden çok daha kıymetliydi. Çünkü onun anneliğine güvenim sonsuzdu ve hala öyle...
Günümüzde her şey çok daha kolay ve rahat. Eksik olansa sabır. Gençlerimiz biraz fevri ve sabırsız. Olsun. Aslında doğumdan ölüme kadar insan öğrencidir zaten. Sevgi olduktan sonra gerisi hallolur.
Bir aydır kedilerimizi izliyorum dikkatle. Her ikisi de yakın zamanda anne oldu. Bizden farklı olarak onların rehberi, öğretmeni, bakıcısı ve doktoru yok. İlahiden gelen bir mucize ki, insandan çok daha iyi bir şekilde yavrularıyla ilgileniyorlar. Babamla görüntülü konuşma zamanı yavruyu göstermemle kedinin yavrusunu ağzına alıp başka yere götürmesi bir oldu. Annelik işte!
Bu konuyu neden açtım? Gündemi takip edenler anlayacak hemen. Maalesef okuduğum bir habere çok üzüldüm. Alanya'da çöp konteynerinde bir bebek cesedi bulundu. Henüz net bir bilgi edinmiş değilim ama tahminlerimiz var.
Kötülere hayvan dendiği zaman bu hayvanlara bir hakarettir sadece. Hangi hayvan evladını çöpe atar? Hangi kedi yavrusunu ayaza terkeder? Hangi tavuk sıkıldım, artık kuluçkaya yatmam der?
Biyolojik olarak dünyaya çocuk getirmek değil mesele, evladına sıkı sıkı sarılmak gerekirse tüm dünyayı karşına almaktır annelik.
Gençler bazen yanlış yola saptığı için ortaya böyle trajik durumlar çıkıyor. Tecavüz sonrası da ne yazık ki yaşanıyor bu olaylar. Evladını dinlemeyen anne babalar sonra dizlerine vuruyor. Dünya ne birinin sözüyle değişir, ne düzelir. Ama dinlersek bir kişinin dünyası kesin değişir. Evlatlarımıza sahip çıkalım.