Maç bitti, şamatası bitmedi derler buna. Bir hafta oldu ama Fenerbahçe'nin yenilgi hazımsızlığı bitmedi. Burada konuşulacak, tartışılacak mevzu hep vurguladığımız Fenerbahçe'nin neden yada, nasıl, veya hangi sebeplerden yenildiği değildi. Alanyaspor'un güzel oyununu çıkıp tebrik etmeniz gerekmez miydi? Rakibini iyi analiz etmiş, önde basan, orta sahada ve forvette pozisyon vermeyen Alanyaspor'u ve Hocasının oyun kurgusunu takdir etmeniz gerekmez miydi? Welinton'u, Siopis'i, Cisse'yi, Fernandes'i konuşmanız gerekmez miydi?
Aldıkları yenilginin hatalarından kaynaklandığını, eksiklerinin olduğunu, oyunu okuyamadıklarını inkar etmelerindendir ki "taç atışı yerinden atılmadı, tekrarlandı, bize geçecekti" gibi mazeretlere sığınıp "sırtı dönük gibi gözükse de göz ucuyla topu takip edip gol attı" demenin bir mantığı yok nazarımda. Böylesine gerekçelerle TFF'ye başvuran Fenerbahçe'nin sayın yöneticilerine şöyle bir sorum olacak. Fernandes'in bu taç atışı neticesinde Harun topu elinden kaçırmasa. Uzun bir degaj yapsa ve Alanyaspor kalesinde gol olsa... Aynı şekilde iddia ettiğiniz ikinci kural hatasında kaleci Harun pas vermek yerine topu uzun oynasa ve oda gidip bizim kalede gol olsa... Alanyaspor tarafından TFF'ye "Sizin kaleciniz, bizim oyuncumuz sizin ceza sahasından çıkmadan oyunu başlattı. Bu top geldi bizim kalede gol oldu denilse. Taç atışını hakem bize iki kere kullandırttı. Bu kurallara aykırı. Biz bu yenilgiyi kabul etmiyoruz" gibi gerekçelerle maçın yeniden oynatılması istemi ile itirazda bulunulsa siz ne derdiniz? Ben söyleyeyim; "Ağlamayın" derdiniz.
Futbol hatalar oyunudur deriz. İki takım sahaya bir oyun kurgusu ile çıkar. Oyunlarını, hüner ve becerilerini kimi zaman bireysel olarak, kimi zaman kollektif olarak sergilerler ve neticesinde rakiplerini hataya zorlarlar. Vee hata yapan kaybeder. Evet mantığınız almıyor değil mi? 80 milyon Euro'luk bir takım kurdunuz, dünyaca ünlü kramponlarınız var. Milyonlarca taraftarınız var. Alanya'ya geliyorsunuz, stadın yarısından fazlası siz destekliyor. 300 bin nüfuslu bir ilçenin 8-10 bin taraftarı olan topu topu 20 Milyon Euro'luk takımına nasıl yenilirsiniz? Yenilirsiniz efendim... Nasıl olurda topa yüzde 70 sahip olup kaleye sadece dört tanesi isabetli 11 şut atabilirsiniz. Oysa rakibiniz oynamadan kaleye 6 isabetli 12 şut atar. Nasıl olur? Olur efendim... 600 den fazla pas yapıp nasıl olurda sadece 260 pas yapan bir takımdan 3 gol yersiniz... Yersiniz efendim...
Tek bir pozisyonu hatırlatmak istiyorum. İkinci yarının ilk dakikaları Cisse'nin tartışmalı golunden önce Fenerbahçe'nin ceza yayı çevresine bakın. Yayıncı kuruluşun verdiği özet görüntülerden de izleyebilirsiniz. Alanyaspor'dan beş futbolcu pres yapıyor. Önde basmak, rakibi çıkartmamak, "bunaltmak" diye buna derler. Cisse, Fernandes, Campos, Bakasetas, Ceyhun... Top kime gelse skor yazacak isimler. Maçın gerisi için diyecek birşey yok. Sayın Yanal herşeyi şöyle özetlemiş; "Önemli olan duruş, duruş sergilemeliyiz. Hatalardan sonra duruşumuz bozulmamalı. Ne bahanemiz ne çekincemiz var. Oyundan kopmamamız gerekiyor... Oyundan kopmak olmaz... Ortaya karakter koymak bizim hedefimiz... Özellikle bu hatalar sonrasında oyunu bırakmanın olmaması gerektiğinin altını çiziyorum" Biz oynadık onlar kazandı diyor açık açık.
Bence verdiğiniz dilekçeyi geri çekin ve "Kulübümüz teknik heyeti, futbolcu, yönetici ve hukukçuları yeni bir değerlendirme yaparak, yapmış olduğumuz itirazın yerinde olmadığına karar vermiştir. İtiraz dilekçemizi geri çekiyor, rakibimizi aldığı sonuçtan dolayı tebrik ediyor ve Türk spor kamuoyundan böylesine haksız ve gereksiz bir tartışmanın tarafı olduğumuz için özür diliyoruz" gibi bir açıklama yapın.
Evet efendim. Söylenecek çok söz var ama biz "Lidere selam durup" yarın Ankara'da görüşmek üzere müsadenizi isteyelim. Allah'a emanet olun...