Fırsat Özel Harekatı yani kısaca FÖH ; ‘’Haydi topyekün krizi fırsata çevirelim’’ sloganıyla yine sahalarda yerini aldı.
Pendemide fiyatı 2 katına çıkan maske ve dezenfekte ürünleri, depremden sonra kiraya zam yapan ev sahipleri, havaalanı patlamasında taksimetreyi dolarla açan taksiciler, şimdi de FÖH’ün yeni fırsat kapısı yangındaki ihtiyaç malzemeleri oldu.
Ee kimilerine dert dermanıyla, bize de her dert fırsatçılarıyla gelir.

Yangın söndürme topundan eldivene hatta yanık kremine kadar yangında ihtiyaç listelerinde yer alan her ürünün fiyatı birkaç gün içinde yüzde 630'lara kadar zamlandı.

Bundan bir hafta önce fiyatı 45 TL olan ısıya dayanıklı eldivenin fiyatı, bir günde %633 artarak 330 TL'ye çıktı. Bakın YÜZDE ALTIYÜZOTUZÜÇ diyorum!

Fiyatı 25 TL olan yanık kremi, yangının başladığı hafta olan 29 Temmuz’da 45 TL olarak %100’lük bu mütevazi zamla göz doldurmadı. Bugün itibariyle ise 65 TL olan fiyatıyla kayda değer bir artış yakalayarak üst sıralarda yerini aldı. Yara ve yanık izi giderici kremin ise 100TL bandında olan fiyatı %180 artarak 280 TL ile FÖH’ün yeni gözdesi oldu.

Bitmedi! Bundan birkaç ay önce fiyatı 262 TL olan yangın söndürme topu ise şu an 480 TL'den satılıyor. Yanan ormanlarımızı da, fiyatı 1.200 TL’den 4000 TL’ye çıkan ‘’çam ile değil zam ile’’ dolduracağız.

Yeni bir felaket haberi ile harekete geçmek için tetikte bekleyen FÖH, beklenen atağını yaptı. Ayağa kalktı ve şöyle dedi ‘’Açıl fırsat kapısı, açıl’’

Bir tarafta fedakarlıkla elinden gelenin daha fazlasını yapma gayreti içinde çırpınanlar; bir tarafta ise afet olduğu için ellerini ovuşturanlar.. Gerçi hoş, ülkenin başındakiler ülkeyi rant kapısı olarak görüyor. Bunlar da bu hükümetin yansımasıdır.

Birbirimizden güç almamız gereken günlerde; düşene bir tekme daha vurmanın, el uzatmak yerine daha çok dibe çekmenin adına ‘’serbest piyasa ekonomisi’’ diyormuş birileri.
‘’Liberal çiftlik’’ (1) daha uygun bir tabir bence.

Son olarak, FÖH haber turuma şu sözlerle veda ediyorum;
‘’Bozulduğu zaman insandan daha korkunç yaratık yoktur.’’ – Sophokles

(1) Uğur Mumcu