İnsan ilişkilerinde güven önemli bir yere sahiptir. Bir kişiye güven vermek ya da güvenini almak ilişkilerde önemsenen ve aranan konulardır. Genellikle güven alınamayan ilişkilerin akabinde bir takım sıkıntılar çıkmaktadır. Çarpık ve yanlış gelişen güven sonucunda hoş olmayan durumlar da karşılaşılan konular arasındadır.
Çok klişe bir cümle vardır güven üzerine. “Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin.” denir. Bu cümlenin sıkıntılı bir cümle olduğu kanısındayım. Ancak bir takım yaşanmışlıklar bu cümleyi söyletiyor insanlara bununda farkındayım. Güvenin illa ki bir kişiye yönelik olmasından ziyade bireyin öncelikle kendisine güvenmesi gerektiğini düşünüyorum. Siz kendinize güvendikçe doğru ve düzgün işler başarmaya başlayacak ve çevreniz tarafından güvenilir birisi olduğunuz düşünülecektir. Bununla beraber sizin güvenilir olmanız ise, çevrenizde de güvenilir insanların çoğalması anlamı taşıyacaktır. Dolayısıyla güven aramaktan ziyade güven vererek işe başlamak çok daha işlevsel olacağı düşüncesindeyim.
Güveni genellikle yan değerler destekler. Şöyle ki; güven olan ortamlarda samimiyet vardır. Sıcakkanlılık vardır. Dürüstlükte bunlara eşlik edecektir. Bu değerler kıymetlidir. Manevi hastalıkları olan bireylerde güven vb. dinamiklerden pek söz edilemeyebilir. Güven veren bireyler bir takım durumları doğru değerlendirebilme kabiliyeti olan ve doğru yönetmelerle süreci doğru ve sağlıklı okuyabilenlerdir.
Sözel ifadeler, davranışlarla desteklenirse tutarlı olacağını düşünüyorum. Birçok birey için bu tutarlılık söz konusu olmayabiliyor. İster istemez güvensizlik durumu doğuran bu olayda, bu durumun sorumlusu bireyin bunu fark edip, kabul etmesi ve manevrabilite ile durumu toparlayıcı ve kuvvetlendirici yaklaşımlarla güçlü olduğunu göstermesinin işlevsel olacağını düşünüyorum.
Daha önce sizlere güvenen ancak bir takım yaklaşımlarla güven duygularında kırılmalar ya da zayıflamalar olan bireylerin tekrar size güvenmeleri ile, sizi hiç tanımayan bir bireyin size güvenme tutumunun bir birinden farklı olduğu kanaatindeyim. Güven bir binayı inşa etmek gibidir. Uzun süren bir emek ister. Ancak yıkmak ise dakikalar hatta saniyeler içerisinde olabilir. Yıkılan binanın altında molozlar vardır. Ve o binayı tekrar inşa edip, etmemek sizlerin takdirine kalmıştır. Fakat yeni bir bina inşa etmek bir miktar heyecanı ve merakı barındırabilir. Yanılma payını kabullenilip sürece böyle bakabilmek, şaşırmaları zayıflatacaktır diye düşünüyorum.
Güven vermek, güven almakla alakalı. Karşılıklı ilerlemek sağlıklıdır. Temkinli olmakta kıymetli bir husustur insan ilişkilerinde. Bir insana hemen güvenmek farklı sonuçlar doğurabilir. Bunları analiz etmek ve ön görmek güzel olacaktır.
“En güzel insan, güven verendir.”
Sevgiler.