16 Nisan'da bir referandum yaptık. Yeni Anayasa'yı sandıkta onayladık, Türkiye'de uygulanmasına da vesile olduk. İsteyen Evet dedi, isteyen de Hayır. Türkiye'de 'Evet' oyları üstün çıktı ama Antalya'da Hayır'cılar kazandı. Alanya'da nasıl Hayır'cılar kazandıysa, Antalya'da da Hayır'cılar kazandı ama Evet diyen kesim sandıkta azınlıkta kaldı. Ve Antalya'daki sandıkta Hayırcılar zaferle ayrıldı. 16 Nisan'ı bitirdik ama Antalya'da dedikodu merkezini açtılar. Bir fabrika olsa o dedikodu üretim merkezi kadar da çalışmaz, çalışamazdı. 16 Nisan'daki hezimetin bedelini Menderes Türel'e ödettiler. Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'i 2019'daki seçime bile bırakmadan istifa ettirdiler. Bu dedikoduyu da sadece Antalya'ya değil, tüm Türkiye'ye yaydılar. Bir baktılar ki, Türel istifa etmiyor, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile arasını açmaya çalıştılar. Ve dedikodu üreterek, Mevlüt Çavuşoğlu ile Menderes Türel'in arasını açtılar. Birbirlerine kardeşçe davranan Türel ile Çavuşoğlu'nu ürettikleri dedikodu ile birbirlerine kalleşçe bakar gibi gösterdiler. Türel ile Çavuşoğlu'nun arasını dedikoduyla açtılar, kırgınlıklarını ilan ettiler. Çavuşoğlu ile Türel'i birbirlerine küstürdüler. Bununla da yetinmeyen dedikodu merkezi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Menderes Türel'i 2019'daki yerel seçimlerde aday göstermeyeceklerini bile ilan ettiler. Bu dedikodu merkezinde üretim yapanlar, kendileri bu yalana inandılar ve milletin de inanmasını istediler. Ve sonunda sokaktaki insanları Bakan Mevlüt Çavuşoğlu ile Menderes Türel'in arasının bozuk olduğuna inandırmayı başardılar. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, 2019'daki seçimde Türel'i aday göstermeyeceğine de inandırmayı başardılar. Dilin kemiği yok ki, her söylediğin söz iki dudağının arasından çıkıyor. Dedikodu üretenler, Türel'in yerine 2019'daki yerel seçimde Büyükşehir'de Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü'nün aday gösterileceğini kamuoyuna ilan ettiler. Ve o dedikoduları dün yaşanan bir gelişme bitirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel'i telefonla arayarak, Ramazan Bayramı'nı tebrik etmesi de tüm dedikoduları bitirdi. Bugün hem Türkiye'de, hem de dünyada bir çok önemli gelişmeye ve yoğun programına rağmen vaktini ayıran Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın, Menderes Türel'i araması ve bayramını tebrik etmesi 16 Nisan'daki hezimetin faturasının Türel'e ödettirilmeyeceği de kesinlik kazandı. Ve o telefon görüşmesi sonrası da Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın, hem Antalyamıza hem de Menderes Türel'e ne kadar önem verdiğini gösterdi. 2019'daki yerel seçim öncesi Türel'in aday olmayacağı yönünde dedikodu üretenler, ürettikleri o dedikodunun altında kaldı. İnsanların geleceğine engel olabilmek için dedikodu üretmenin ne kadar anlamsız olduğunu bir kez daha öğrendik. 
Dün Alanya'da Adem Murat Yücel ile MHP İlçe Başkanı Mustafa Türkdoğan'ın arasını dedikodu üreterek, açmaya çalışanlar, bugün de Antalya'da Türel ile Çavuşoğlu'nun arasını açmaya çalıştılar. Ama MHP Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli'nin, Alanya'ya gelerek, belediyenin herkesi mest eden projeleri hizmete açması ile Yücel ile MHP İlçe Yönetimi arasındaki dedikoduları nasıl bitirdiyse, Yücel'in 2019'daki seçimde yeniden adaylığı kesinleştiyse, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Türel'i araması da Türel'in aday gösterilmeyeceğine dönük iddialar bir kez daha gerçek dışı kalmıştır. Bunun içinde bazı insanlar, hem Alanyamızda hem de Antalyamızda dedikodu üretmeyi bırakmalı. Dedikodu üretecek vaktimizi başka işlere harcarsak, hem kendimiz kazanırız, hem de Alanyamız ve Antalyamız.