KARAKOYUNLU YÖRÜKLERİ: ADLARINDAN BAŞKA İZ KALMADI 

Karakoyunlu Yörükleri, genellikle akrabalık bağlarıyla birbirine bağlı küçük bir topluluk olarak biliniyor. Ancak zaman içinde, diğer Yörükler gibi kabile geleneklerini kaybetmiş ve sadece isimleri kalmıştır. Karakoyunlu adını, geçmişte besledikleri kara koyunlardan almışlardır. Tarihsel olarak, bu topluluğun Karakoyunlu Türkleriyle hiçbir bağlantısı bulunmuyor. Adana'nın batısından koparak 15-20 haneden oluşan bu grup, günümüzde Şarkikaraağaç’taki Çayır Yaylası’nda yazları, Manavgat, Serik ve Antalya çevresinde ise kışları yaşamaktadır.

HACISELİ (HACIİSALI) YÖRÜKLERİ: KÖYLEŞMİŞ AMA GERÇEKLERDEN KOPMAMIŞ 

Manavgat ilçesi ve Antalya merkezindeki Hacıseli Yörükleri, geçmişte bir arada yaşayan ve zamanla ayrılmış iki mahalleye sahip. Bu mahalleler, yıllar içinde birbirinden koparak yerleşik yaşama geçmiş, ancak eski göçebe geleneklerini hala sürdürmüşlerdir. Sahil sıcaklığı ve hayvan bakımı gereksinimleri nedeniyle, bu Yörükler hala çadırda yaşamayı ve yaya olarak göç etmeyi sürdürmektedir.

TÖNGÜŞLÜ YÖRÜKLERİ: GERÇEK BİR TÜRK OYMAKLARI 

Serik ilçesinde 60 haneden oluşan Töngüşlü Yörükleri, topluca yaşamaktadır. Eğirdir’deki Ağıllı mevkisindeki tarlalarına sahip olan bu Yörükler, diğer Yörüklerden farklı olarak "hakiki bir Türk oymağı" olarak kabul edilir. Töngüşlü Yörükleri, kültürel gelenekleriyle öne çıkar.

ÇAKAL YÖRÜKLERİ: GÖÇEBE YAŞAM VE DOĞA İNANÇLARI 

Çakal Yörükleri, kalabalık bir oymak olarak biliniyor. Bir kısmı yerleşik hayata geçmişken, diğerleri hala göçebe yaşamını sürdürmektedir. Bu topluluk, yazları Konya, Isparta ve Burdur yaylarına, kışın ise Antalya ve çevresindeki sahil kasabalarına iner. Çakal Yörükleri’nin kendine özgü bazı inançları da bulunmaktadır. Örneğin, gün batımından sonra evden soğan veya tütün verilmesinin uğursuzluk getirdiği inancı yaygındır. Ayrıca, doğa olaylarına dayalı hava tahminleri yapabilme becerileriyle de dikkat çekerler.

Baharın gelişi, Yörükler için önemli bir dönüm noktasıdır. Cemlerin suya, toprağa ve hayvanlara düşmesiyle birlikte, Yörükler doğanın uyanışıyla göç ederek özgürlüklerini yeniden keşfederler. Mart ayında dağlara yönelen Yörükler, Nevruz'u yenilenme ve doğanın canlanması olarak kabul eder.

YÖRÜKLERİN YAŞAMI 

Antalya Yörükleri’nin yaşam tarzları, sadece hayvancılık ve göçle sınırlı kalmayıp, kültürel ve sosyal yaşamlarında da derin izler bırakmıştır. Bu araştırma, Yörüklerin yaşam tarzlarını ve geleneksel davranış biçimlerini aydınlatmaya devam etmektedir.

Kaynak: Haber Merkezi