Türkiye'de 21 yıldır milletin oylarıyla iktidara gelen bir AK Parti var. Her seçimden başarıyla çıkan, ülkeyi 21 yıldır yöneten bir lider var ülkemizde. Her dönem ekonomi, vatan ve millet uğruna seçmenden oy isteyip, her seçimde sandıkta zafere ulaşan bir AK Parti var. Milletin oylarıyla 21 yıldır Türkiye'yi yöneten ama ekonomik yönden Türkiye'yi istikrara ve refaha ulaştıramıyor AK Parti.
28 Mayıs'ta yeniden Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde koltuğuna oturup, 5 yıl daha Türkiye'yi yönetme yetkisi aldı Recep Tayyip Erdoğan.
Kendi kabinesini kendi oluşturdu, ekonomiyi de Mehmet Şimşek'e verdi.
Seçimden önce Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, 'Gözlerimde ışıltıyı görüyor musunuz?' diyordu. Biz de sürekli kendisine kızıyorduk.
Çünkü Dolar ve Euro yükseliyor, Türk Lirası değer kaybediyordu.
Bazı ürünlere zam geliyor, Bakan Nebati, bizimle dalga geçiyor diyor, kendisini eleştiriyorduk.
Keşke Nebati kalsaydı, gözlerinin içine baksaydık da bugünleri görmeseydik.
Türk ekonomisini kurtarması için Mehmet Şimşek'i Hazine ve Maliye Bakan'ı yaptılar, o gündür bugündür nefes alamıyoruz.
Akşam yatıyoruz, sabah zamla uyanıyoruz.
İğneden ipliğe, undan tuza, çaydan, şekere kadar her ürüne zam üstüne zam geliyor.
Akaryakıta gelen zamlarla arabaya binmeye bile korkar olduk.
Cebimizde paramız şeker gibi eriyor.
Esnaf siftahsız dükkan kapatıyor, otelci gelir ile gider arasında denge kuramıyor, müteahit inşaat yapıyor, maliyeti hesaplayıp, satacağı dairenin fiyatını bile çıkaramıyor.
Gün geçmeden, güneş batmadan zam üstüne zam geliyor.
Sokakta fakir, fukarayı düşünen yok. Zengin parasına para katıyor, yoksulun da ağzında dişini sıkmaktan diş kalmadı.
İnsanoğlu, bir yerden bir yere gitmeye korkar oldu, lokantaya oturunca cebinde paranın yetip yetmeyeceğini hesaplamaya başladı.
Zam üstüne zam geliyor. İşçinin maaşı artmadan her ürüne zam yapıyorlar, verdiklerinden çok işçinin cebinden çıkartıyorlar.
Emeklinin maaşı evinde otururken bile yetmiyor, bir de dışarıya çıksa adamcağız ne yapacak.
Memurlar da halinden memnun değil. Memur aldığı zamma sevinmeden gelen zamlarla şok üstüne şok yaşıyor.
Bugün bir evin kirası bile 10 bin TL'den aşağı değil. Bu memlekette yaşamayı bırakın, nefes almak bile zorlaşıyor.
Sokaktaki insanın ekonomisi hiç ama hiç iyi değil.
Ekonomi böyle giderse 2024'ün Mart ayında millet, iktidara yerelde nefes aldırmaz.
Bu böyle gitmez. İktidar ya bu işe bir çözüm üretmeli, ya da yerelde millet bu işe bir çözüm üretir.
Millet can derdiydeyken, siz başka şeylerin derdinde olamazsınız.
Bu millet, 21 yıldır size bu ülkeyi huzura, refaha ulaştırsın, ekonomimizi düzeltsin diye oy verdi.
Ama siz ise tam tersini yapıyor, her şeye zam yapıyorsunuz.
Artık bu millet zam kelimesi bile duymak istemiyor. Eskiden güncelleme diyordunuz, şimdi zam kelimesine döndünüz.
Bu işe ya bir çözüm bulun, ya da millet sandıkta çözümü bulur, yerelde cezanızı keser.
Benden size söylemesi. Benden bugünlük bu kadar.
Hadi kalın sağlıcakla.