Dünya zeytinyağı üretiminde yaşanan düşüşe karşın Türkiye'de üretim artışı yaşanıyor. Geçen yıl 1 milyon 520 bin ton zeytin üretimi gerçekleştiren ülkemiz, bu yıl daha da iyi sonuçlar almayı hedefliyor. Özellikle İspanya ve İtalya gibi büyük üreticilerin yaşadığı düşüş, Türkiye'yi dünya pazarında daha güçlü bir konuma getiriyor.
Zeytinyağı üreticisi Bahar Alan, bu sezonun oldukça umut verici geçtiğini belirtiyor. Ağaçların sağlıklı olması ve zeytin sineği gibi zararlıların az olması, üretimi olumlu etkiliyor. Alan, kendi tesislerinde 180 ton zeytinyağı üretmeyi hedefliyor.
Türkiye'ye özgü zeytin çeşitlerinin önemi de vurgulanıyor. Ayvalık, Memecik, Tirilye ve Yamalak sarısı gibi yerli çeşitler, Türk zeytinyağına özgün bir tat ve aroma kazandırıyor. Üreticiler, bu çeşitleri koruyarak hem biyoçeşitliliği destekliyor hem de ülkemizin zeytinyağı markasını güçlendiriyor.
Türk zeytinyağı, dünya pazarında giderek daha fazla tanınıyor. Amerika, Birleşik Arap Emirlikleri, Japonya ve Avrupa ülkelerine ihracat yapan üreticiler, İngiltere'yi de yeni hedef pazar olarak belirlemiş durumda.
Ancak, sektörde hala çözülmesi gereken sorunlar da bulunuyor. Zeytinyağı üreticileri, devlet desteklerinin artırılması ve sektörün daha iyi organize edilmesi gerektiğini düşünüyor. Ayrıca, tüketicilerin zeytinyağı hakkında daha bilinçli olması ve kaliteli ürünü nasıl ayırt edeceği konusunda eğitimler verilmesi gerekiyor.
Zeytinyağı seçimi yaparken nelere dikkat edilmeli?
Tad ve koku: İyi bir zeytinyağı, meyvemsi bir tada ve taze bir kokuya sahip olmalıdır.
Renk: Zeytinyağının rengi, kalitesinin bir göstergesi değildir. Yeşil renk, zeytinyağının taze olduğu anlamına gelmez.
Menşei: Türkiye'ye özgü zeytin çeşitlerinden üretilen zeytinyağlarını tercih etmek, hem yerli üretimi destekler hem de daha kaliteli bir ürün tüketmenizi sağlar.
Etiket: Ürün etiketini dikkatlice okuyarak, zeytinyağının üretim tarihi, çeşidi ve diğer bilgilerini kontrol edin. -Haber Merkezi
