Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in önceki gün sabah saatlerinde gözaltına alınmasının ardından tutuklanması ve ardından yerine kayyım atanması sonrası CHP, Esenyurt Cumhuriyet Meydanı'nda belediye başkanları ve milletvekillerinin de katıldığı bir eylem gerçekleştirdi. Eyleme Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ve Afyonkarahisar Belediye Başkanı Burcu Köksal'ın katılmaması dikkat çekti.
ÖZGÜR ÖZEL'DEN AÇIKLAMA VAR
Bu gelişme sonrası gözlerin çevrildiği CHP Genel Başkanı Özgür Özel, konuyla ilgili dikkat çeken bir açıklama yaptı. Eyleme katılmayan başkanların hepsinin haklı gerekçeler bildirdiğini ifade eden Özel, "Mansur bey bizimle aynı duygularla tertiplenmiş bir başka etkinliğe katıldı. Belediye başkanlarına 1 gün sonra şurada olun dediğinde her zaman imkanları olmuyor. Önemli mazeretlere, ertelenemeyecek programlarına son derece saygılıyız. Belediye başkanlarımızın yüzde 60'ı katılamadı belki. Gelemeyenler daha çok. Bu, çağrıya uymamaktan değil, yaptıkları kamu görevini aksatmamak sorumluluğundan" ifadelerine yer verdi.
Özel'in açıklamalarından satırbaşları;
"Daha önce planladığımız gibi, bugün Antalya'da kampta olacaktık. Ancak Türkiye'nin gündemine atılan bir bomba, demokrasiye vurulan bir hançer, siyasete vurulmak istenen kötü bir neşter yüzünden kampımızı iptal ettik. MKYK'mızı Esenyurt'ta topladık dün. Bugün de tüm milletvekillerimizle birlikte böyle bir kapasiteyi sağlayabilecek en yakın otelde, bu sıcak gündeme daha çok yoğunlaşarak ve önümüzdeki dönem milletin gerçek sorunları, başta ekonomi olmak üzere önümüzdeki bütçe takviminde grubumuzla görüşmek üzere toplantımızı burada başlatıyoruz.
Bugün tüm milletvekillerimizle sıcak gündemi konuşacağız. Yarın 31 Mart seçimlerinden sonra gelişen siyasi gündemi, partimizin 47 yıl sonra 1. olmasını, bunu muhafaza edip geliştirerek devam etmesinin nasıl mümkün olduğunu konuşacağız.
Pazar günü de daha çok bütçe görüşmeleri odaklı ve vatandaşa bütçenin doğru aktarılmasıyla ilgili etkili, net ve sert siyasetin nasıl takip edileceğini konuşacağız.
Bir gözümüz Silivri'de, elimiz, kulağımız Esenyurt'ta. Milletvekili arkadaşlarımız bundan sonra Esenyurt'u hiç boş bırakmayacak, hiçbirimiz boş bırakmayacağız.
Esenyurt, CHP tarafından yönetilirken 2004'te AK Parti tarafından kazanıldı. Son günlerde sosyal medya paylaşımıyla da gündemde olan Necmi Kadıoğlu'na yönettirildi. 100 binin altına teslim ettik, 1 milyon nüfusla geri aldık. Esenyurt kent suçları müzesi gibidir. Bir kente yapılan her kötülük Esenyurt'a yapılmış. Küçük parsellere sınırsız katlar verilmiş, blokların arasından rüzgar geçemiyor. O rantın AK Parti tarafından bile bile kente karşı işlenen suçlara sessiz kalındığı bir yer Esenyurt. Esenyurt'un canına tak etti de 2019'a bize verdiler.
Necmi bey 2017'de istifa ettirilmişti. Hakkında bir yargılama duymadık. Şimdi sosyal medya paylaşımıyla gündeme geliyor, 'Geri geliyoruz' diyor. Evet geri geldiler. Bize verilmesini hazmedemediler. İlk fırsatta geldiler; yalanla, dolanla, iftirayla, 10 yıldır parti üyemiz olan bir kanaat önderini, profesörü bölücü örgüt üyesi diye yaftalayıp Silivri'ye koyup sonra oraya belediye meclisinden vekil seçmek yerine sadakatinden emin oldukları, suç işletebilecekleri birini getirip buraya kayyum diye atadılar.
Kente suç işlemeye, rantı yönetmeye geliyor. Bütün Esenyurtlular biliyor ki 100 bin nüfuslu Esenyurt 1 milyon nüfuslu yapılırken o kirli ilişkilerle oldu. Esenyurt bir kent suçları müzesidir, kurucusu da Adalet ve Kalkınma Partisi siyaseti, AK Parti belediyeciliğidir. Beylikdüzü ile Esenyurt sınırdır, arasında uçurum vardır. Çünkü birini kenti sevenler, birini kenti sömürenler yönettiği içindir.
SİNE-İ MİLLET TARTIŞMASI
Sine-i mililet tartışmaları sosyal medyada her kriz anındaki popüler tartışmalardır. MYK toplantımız bitti, çıktık konuştuk. Ben Kemal beyin de o değerlendirmelere iştirak ettiğini bilmiyordum. Kemal beye cevap değildi aslında. Sine-i millet el yapımı bomba gibi siyasete, sine-i millet tartışması tuzaklıyorlar. Erken seçime zorlamak vatanseverliktir. Sine- milleti savunmak tuzağa düşmektir. Kendisi de bilir ama maalesef sosyal medya odaklı birtakım arkadaşlar var, sayın genel başkanın iletişimine katkı sağlayan. Sonra Genel Başkanın Fikret Bila'ya düzeltmesini gördüm, 'Erken seçim istiyoruz demek istedim' diye. O doğru." -Haber Merkezi