Türkiye'de kendi göbeğini kendi kesen kentlerin başında Alanya gelir. Turizmin öncüsü, tarımın incisi, inşaat sektörünün birincisi Alanya, hayırseverlikte de Türkiye'nin gözbebeği kentlerin başında gelir. Kendi eğitim kurumlarını inşa eden, kendi hastanelerini inşa eden, kamu kurumlarını hizmete katıp, her şeyi devletten beklemeyen bir şehirdir Alanya. Alanya'da en zengininden, en yoksuluna kadar herkes hayırseverlikte birbiriyle yarışır. Bir yerde afet varsa ilk Alanyalı koşar. Bir yerde hayırlı bir iş yapılacaksa ilk harcı Alanya insanı atar. Alanyalı hayır yapar ama bunu reklama dönüştürmez. Alanyalı hastane yapımına katkı sunar ama o yaptığı hayrı her yerde reklama, şova dönüştürmez. Bir yerde yoksul varsa Alanyalı ona bakar, evini yapar, giyindirir ve o hayır işinden siyasi rant elde etmez, edilmesini de sevmez. Bu memlekette herkes hayır yapar ama hayır işinden siyasi rant elde etmez, edilmesine de onay vermez. Kısaca bu şehirde herkes hayır yapar ama; yaptığı hayrın reklamını yapmaz. Bu şehirde oda oda hastane inşa edildi, üniversite binası yapıldı ama kimse 'O projeyi ben inşa ettim' diyerek, siyasi dönüştürmedi, siyasi medet ummadı. Siz hayır yapıyorsanız, yaptığınız hayrı Cenab-ı Allah bilsin yeter. Yoksa hayır işi yapıp, onun da reklam yaparsanız o hayrın hayrı kalmaz. Alanyalı bu nedenle yaptığı büyük veya küçük ne hayır olursa olsun sessizce yapar. Hayrını şova dönüştürmez. Onun içinde siz siz olun bir yerde hayır yapıyorsanız, bırakın o hayır orada kalsın. Onun içinde Alanyalı her zaman hayır işlerinde öncüdür, bunu bir Ankara bilir, bir de Cenab-ı Allah Yaptığının reklamını yaparsan o hayrın hayrı kalmaz. Benden bugünlük bu kadar. Hadi kalın sağlıcakla.