Çocuk dünyaya tertemiz gelir. Ona ne verilirse ona göre şekil alır. Özellikle altı yaşa kadar olan dönem çocuğun kişilik gelişiminde oldukça büyük öneme sahip. Ebeveynler bu konuda kitaplardan/uzmanlardan destek almadıkları müddetçe, genellikle geleneksel yaklaşımlarla veya kendi ebeveynlerinden gördükleri şekilde çocuklarına yaklaşırlar. Doğal olarak sorunlar kaçınılmaz olur.
Her geçen yıl ebeveyn tutumlarında yeni yaklaşımlar, yöntemler gündeme geliyor. Teknoloji nasıl değişiyorsa insanın ihtiyaçları da değişiyor aslında. Yine de her ne olursa olsun bazı belli başlı ebeveyn tutumları ve çocuklar üzerindeki etkileri pek değişmiyor. Bu nedenle bu tutumların ne olduğunun bilincinde olmakta fayda var.
Aşırı Baskıcı Ebeveyn Tutumu
Çocuğun üzerinde yoğun bir baskı hakimdir. Saygı, korkutarak öğretilmeye çalışılır. Olumlu duygular söz konusu değildir. Anne baba baskı kurdukça kendini güçlü hisseder. Çocuğun benlik saygısına zarar verdiğinin farkında değildir. Ebeveynler kendilerine itaat edilmesini isterler, çocuğun duygu, düşünce ve isteklerinin önemi yoktur. Tüm kararları anne baba verir. Çekinmeden sözel/fiziksel şiddet kullanabilirler, buna hakları olduğuna inanırlar! Sürekli olarak bir diğeriyle kıyaslama vardır. Eleştiri had safhadadır, çocuğun yaptığı olumlu davranışlar görülmez. Bir süre sonra çocuk da kendini aciz hissetmeye başlar. Otoriteyle sorun yaşayan, kendi görüşlerini dile getiremeyen, kendini savunamayan yetişkin olur.
Aşırı Koruyucu Ebeveyn Tutumu
Anne baba çocuğu tıpkı bir fanusun içindeymiş gibi yetiştirmeye çalışır. Çocuğun her istediğini yapar, düştüğünde kendi kalkmasına fırsat vermeden kaldırır. Çocuğun kendi başına bir şey yapmasına izin verilmez. Çocuk hep kendilerine muhtaç olsun isterler. Bu tutumla yetişen çocuklar ne büyük sıkıntıyı okula başlayınca yaşarlar. Okulun kurallarına ve rutinlere uymakta zorlanırlar. Ayrıca okul fobisi, ayrılık kaygısı görülmesi de kaçınılmazdır. Anneler sanki çocukla aralarındaki göbek bağını kesemiyor gibidirler. 
İlgisiz Ebeveyn Tutumu
Her çocuk sınıra ihtiyaç duyar. İlgisiz ebeveynlerde ise ne sınır vardır ne sevgi. Çocuğu kendi haline bırakırlar. Bu ortamda yetişen çocuklar genellikle küçük yaşta olgunlaşırlar çünkü sorumluluk almaya çok erken başlarlar. Anne baba ne dersiyle ilgilenir, ne giydikleriyle ne de duygularıyla…Unutulmuş çocuklardır sanki. Maddi/manevi ihtiyaçları ihmal edilen çocuklardır. Çocuğun her yaptığı hoş karşılanır, kimi zaman ‘’modern aileyiz’’ diye ipin ucunu kaçıran ebeveynlerdir. Ancak çocukla olan ilişkileri zayıftır. Çocuğun özel günlerini, okul toplantılarını unuturlar. Eve kendi anahtarıyla giren çocuklardır. Duygusal dünyaları sevgiye aç, hayal kırıklıklarıyla doludur. Aile içinde nitelikli ilişki kurmayı deneyimleyemeyen bu çocuklar, sosyal yaşamda da ilişki kurmakta ve sürdürmekte zorlanırlar. Sevmesini beceremeyen, yalnız yetişkinler olurlar. 
Tutarsız/Kararsız Ebeveyn Tutumu
Kafası karışık ebeveynlerdir; çocuğa bir gün izin verip ertesi gün yasaklar koyarlar. Sınır koymakta, kuralları takip etmekte zorlanırlar. Bu ortamda yetişen çocuk neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda çelişki yaşar. Bu çelişkinin nedeni tek bir ebeveynin dengesiz mesajları olabilirken, ebeveynler arası tutarsızlık da olabilir. anne babanın önce kendi içinde uzlaşması gerekir. Kendi aralarındaki anlaşmazlığı çocuğa yansıttıklarında çocuğun zihni allak bullak olur. Çocuk neyi, nerede yapacağını kestiremez; sürekli deneme, yanılma içindedir. Dolayısıyla çatışmalar kaçınılmaz olur. Çocuk anne babanın tutarsızlığını çözmüştür aslında ve bunu kendi lehine kullanmaya çalışır. Yetişkin yaşamda uçlarda davranışlar sergiler; davranış problemleri, adli sorunlar sıklıkla yaşanır. Özgüvenleri düşüktür.
Mükemmeliyetçi Ebeveyn Tutumu
Katı kurallar, değişmez düzenler vardır. Her şey rahatsız edici boyutta düzenlidir. Hata kabul etmezler, hoşgörü yoktur. Çocuğun kusursuz olmasını beklerler. Ebeveynler kendi kusurlarını çocuğun üzerinden ödünlemeye çalışırlar. Çocuğu olduğu gibi kabul etmezler. Tahammül sınırı düşük ebeveynlerdir. Çocuk ezildikçe ezilir, kaygı nöbetlerine sık rastlanır. Köşeye sıkışmış, çocukluğunu coşkuyla yaşayamayan çocuklardır. Hırslı, rekabetçi, narsistik yetişkinler olurlar. Kendilerine güvenli görünseler de iç dünyaları paramparçadır. Kendilerini gerçek anlamda değerli hissedemezler. Zira ebeveynlerinden gerçek bir değer görmemişlerdir.
Destekleyici/Güven Verici Ebeveyn Tutumu
İdeal ebeveyn tutumudur. Kurallar ve sınırlar vardır, ebeveynler bu konuda kararlıdır, diğer yandan çocuğun duygu ve düşünceleri de önemsenir. Sevgi ve şefkat aralarındaki ilişkinin olmazsa olmazıdır. Çocuk koşulsuz sevilir ve varlığına saygı duyulur. Yeri geldiğinde yönlendirseler de çocuğun seçimlerine doğrudan müdahale etmezler. Sağlıklı ilişkiler kurabilen, sorumluluk sahibi, uyumlu ve güçlü çocuklardır. Çocuğun kendi başına karar vermesi ve bu kararın sorumluluğunu yüklenmesi öğretilir. Kendilerine güvenirler, benlik saygıları yüksektir. Yetişkin yaşamda sağlıklı evlilikler kurabilirler, iş hayatlarında başarılı olabilirler. 
İnsanız, hepimiz hata yaparız. Özellikle ilk çocuğu olan ebeveynler daha sık hata yaparlar. Ancak söz konusu bir insan yetiştirmekse her ne olursa olsun daha hassas ve duyarlı olmak gerekiyor! 
Çocuğunuzda gördüğünüz her hareket sizin eseriniz, sizin yansımanız. Bunu unutmayın ve çocuğunuzu yetiştirirken daha özenli olun.
Sevgiyle…