POYD Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mehmet Bahar, Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği’nin (POYD) IC Hotels Green Palace’ta düzenlediği Temmuz ayı geleneksel öğle yemeğinde “Sürdürülebilir Turizm” konusunu ele aldı.
TURİZMİN SOSYOEKONOMİK ETKİLERİ
Turizmin sosyoekonomik etkilerine dikkat çeken Dr. Mehmet Bahar, “İspanya’da yerel halk turistlere karşı ‘Mülteciler hoşgeldiniz’ pankartlarıyla tepkisini gösteriyor. Türkiye'de de yabancıların ev alarak bu evleri kiraya vermesi bazı dengeleri bozdu. Bu durum, yerel yaşam ve turizmi etkiledi. Venedik'te ise halk duvarlara 'Utanın' yazarak evlerini terk etmek zorunda kaldı,” şeklinde konuştu.
DOĞAL KAYNAKLARIN TÜKETİMİ
Dr. Bahar, “Turizm, kıt olan doğal kaynaklarımızı tüketiyor. Turizmin olumlu etkileri kadar olumsuz etkileri de mevcut. Türkiye’ye ve Antalya’ya gelen turistlere doğal kaynaklarımızı sunuyoruz. Araştırmalara göre Türkiye, 2024 kaynaklarını bitirerek 2025 kaynaklarını kullanmaya başladı. Çevresel tehlike sinyalleri çalmaya başladı. Sadece Türkiye değil, tüm dünya için tehlike söz konusu. Anne sütünde bile plastik bulunuyor. Uzmanlar, önümüzdeki 2 yıl içinde doğal afetler ve aşırı hava koşullarının artacağını öngörüyor. Tedbir almalıyız. Hala bir şeyler yapabiliriz, fakat bizden sonraki nesillerin bu şansı olmayabilir. Küresel ısınma ve iklim değişiklikleri ile karşı karşıyayız. Uzmanlar, bu şekilde devam ederse 30 yıl sonra Antalya'nın çöl iklimine sahip olacağını söylüyor. 2022 yılında aşırı sıcaklardan dolayı 61 bin kişi hayatını kaybetti,” dedi.
GELECEKTE TÜRKİYE’Yİ NELER BEKLİYOR?
Dr. Bahar, “Uludağ ve Davraz’a kar yağmayacak. Kuş Cenneti diye bir yer kalmayacak. Bazı tarım ürünleri yok olacak. Peki, turizm bunun ne kadarından sorumlu? Yüzde 10 diyebiliriz. En büyük pay ise ulaştırmada. Sürdürülebilir turizm için sadece otelciler değil, tüm turizm paydaşlarının işbirliği yapması gerekiyor,” şeklinde konuştu. -Haber Merkezi
