Son zamanlarda turistlere yönelik gittikçe artan fahiş fiyat uygulaması, turistleri başta olmak üzere turizm sektörünün de tepkisine neden oluyor. 100 TL’lik bir içeceğin 500 TL’ye satılması, 500 TL’lik bir yemek menüsünün bin 500 TL’ye turiste sunulmasının imaj zedeleyici olduğunu ve gelecek yıllarda bu sebepten ağzımızın ciddi şekilde yanacağını belirten turizmciler esnafa ve yetkililere seslendi. Alanya’nın bütüncül olarak, esnafıyla, otelcisiyle, taksiciyle, toplu taşımacısıyla baştan sonra turizmine sahip çıkılmasını isteyen sektör temsilciler fahiş fiyata tepki gösteriyor. Enflasyon altına sığınarak suistimal eden kişilere karşı gerekli işlemlerin yapılması gerektiğini vurgulayan Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) Basın Sözcüsü Alper Gencelli, “Fiyat istismarı yapanlar tespit edilmeli ve gerekli önlemler alınmalı” dedi.
“TURİSTLERİMİZİN OLUMSUZ DENEYİMLERİ GELECEK YILLARI TEHDİT EDECEK”
Konuya ilişkin Alanya Posta Medya ekibine açıklamalarda bulunan Alanya Turizm Tanıtma Vakfı (ALTAV) Basın Sözcüsü Alper Gencelli, “Biz yaşanan bu fiyat probleminin asıl etkilerini seneye yaşayacağız. Çünkü bir sonraki senenin pazarlamasını bu seneki yaşanan tecrübeler ve fiyat artışları belirleyecektir. Örneğin, yurt dışında bir kahve 2 Euro iken, ülkemizde 4-5 Euro'ya satılmaktadır. Benzer şekilde, yurt dışında restoranda bir biftek ortalama 10-15 Euro iken, ülkemizde en ucuz 20 Euro ya satılmaktadır. Bu fiyat farkları, turistlerimizin ülkemizde yaşadığı olumsuz deneyimleri artırmaktadır. Ancak bu artışlara etki eden en büyük etken de enflasyon ve kur dengesinin olmamasıdır. Geçtiğimiz yılın Nisan ayına göre döviz kurlarında yüzde 100 artış yaşanırken, enflasyon oranları ortalama yüzde 400 gibi rekor seviyelere ulaşmıştır. Aradaki bu fark, ülkemize yıllarca uygun fiyatlı tatil imkanı buldukları için gelen turistlerimizi olumsuz yönde etkilemektedir”
“ENFLASYONU BAHANE EDEREK ART NİYETLİ KİŞİLER GÖZ ARDI EDİLEMEZ”
Türkiye genelinde tur operatörleri ile otelciler arasında önümüzdeki sene için yapılan anlaşmalarda artış oranı minimum yüzde 5, maksimum yüzde 10 arasında değişen oranlarda seyretmektedir. Bu durum, otelcilerin bekle-gör politikasına göre hareket ettiğini duruma göre özel tekliflerle satış fiyatlarını ileride belirleyeceklerini ve risk aldıklarını göstermektedir. Bu politikaların sonucu olarak, tur operatörleri önümüzdeki sene için satış yapamayabilir veya satış yapsalar bile otelciler maliyetler karşısında kalitelerinden taviz vermek, daha az personel çalıştırmak, daha kalitesiz ürünler vermek zorunda kalmak gibi çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalabilirler. Mevcut enflasyon ile rakamlardaki bu artış ülkemiz için normal karşılansa da, turistler için bu artışlar alışılmadık ve olumsuz bir durum yaratmaktadır. Turistlerin daha önce alışık olmadıkları bu fiyat artışları, Türkiye'nin diğer ülkelere göre tercih edilme oranını düşürebilir. Öte yandan enflasyonu bahane ederek fahiş fiyatlar uygulayan art niyetli kişilerin de varlığı göz ardı edilemez. Bu tür fiyat istismarı yapılan durumların tespit edilmesi ve gerekli önlemlerin alınması da büyük önem taşımaktadır.” -Fatma Bedia UYAR
