Uzun süredir zor durumda olan konut sektörü beklediği ivmeyi bir türlü yakalayamadı. Yabancılara getirilen ikamet yasakları, fiyatların yüksek olması, maliyetlerin artması, Alanya’da yaşayan yabancı vatandaşların başka ülkelere gitmesi gibi satışların bir anda bıçak gibi kesilmesi sektörü adeta çöküşe sürükledi. 

Bunun yanı sıra enflasyon tedbirleri kapsamında alınan önlemler de konut almak isteyen vatandaşların krediye erişimini zorlaştırdı. Faizlerin de yüksek olmasından dolayı vatandaşlar gayrimenkulü yatırım aracı olarak görmemeye başladı. 

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Alanya Emlak Komisyoncuları Derneği (ALEKOD) Başkanı Abdullah Tuncer finansal iyileşme için yapılan uygulamaların sahada sektöre büyük zarar verdiğini ifade etti. 

SEKTÖR AŞILAMAZ KRİZLE KARŞI KARŞIYA 

Gayrimenkul sektörünün batma noktasına geldiğini söyleyen Tuncer,” Enflasyon tedbirleri kapsamında atılan adımlardan biri de konut kredisine erişimin zorlaştırılması oldu ve bu durum faizden bağımsız olarak da konut talebini ciddi manada azalttı. 

Ülkemizde enflasyon mücadelesi bazı kalemlerde sadece finansal tabloların iyileştirilmesine yönelik oluyor ve sahadaki duruma çok büyük zararlar veriyor. Mevduat faizlerinin çok yüksek olması, konut kredisinin getirilen düzenlemelerle yüksek faize rağmen kullanmak isteyenler için bile erişilemez hale getirilmesi, rantçı, istifçi ve en önemlisi tekelci tedarikçinin bu dönemde dahi önünün açılarak inşaat maliyetlerinin artmaya devam etmesi gibi nedenlerle gayrimenkul sektörü batma noktasına getirilmiştir. 

Ekonominin geldiği noktanın müsebbibi gayrimenkul sektörü mü yoksa yanlış ekonomi idaresi midir? Yapılan yanlış müdahalelerin bedelini kim ödemelidir?  Son günlerde ülkemizde konut kiralamaları ve kira bedelleri sıklıkla gündeme gelmektedir. Bazı şehirlerde 2 odalık daireler için 30-40 bin liralık bedellerden bahsediliyor. 

Bugün 1 milyon lira konut kredisi kullanan kişi 25 bin TL civarında taksit öder. Ancak kendisine aile mülkü miras kalan hisse tapusu bile olan vatandaşımız konut kredisi kullanmak istediğinde alacağı konutun yalnızca 15% i kadarına kredi kullanabilir. Ülkemizin sosyo kültürel durumu dikkate alınmadan uygulanan tedbirlerin yan etkileri gün geçtikçe daha da ciddileşmektedir” dedi. 

KREDİLER DÜŞERSE SEKTÖR YÜKSELİŞE GEÇECEK 

Konut kredilerinin kullanılabilir hale getirilmesinin sektöre yeniden ivme kazandıracağını belirten Tuncer,” Konut kredileri kullanılabilir hale getirilecek olursa konut fiyatları üzerinde oluşan baskı nedeniyle 50% ye varan fiyat düşüşleri vatandaşımızın ödeyeceği yüksek faizi karşılamış olacaktır. Böylelikle zaten kredi taksiti kadar kira ödeyen halkımız da ev sahibi olabilecektir. 

Konut talebinin düşürülmesini amaçlayan yukarda saydığımız tedbirlerle BDDK'nın Ağustos 2023 tarihli kararıyla düzenlenen kredilendirme kriterinde alınacak konutun alacak kişinin ilk evi olup olmaması, konutun yeni veya ikinci el olması, enerji kimlik sınıfı gibi konular kredilendirme oranını değiştirmektedir. 

Bir örnek verecek olursak ilk evini alacak kişi A sınıfı enerji kimlik sınıfına sahip sıfır bir daire alacak olursa konutun banka eksperi tarafından belirlenecek değerinin 90%'ı kadarını kredi olarak kullanabilirken, kendisine miras dahi kalmış olsa bir konutta hissedar bile olsa aynı konutu almak istediğinde 22,5% ini kredi olarak kullanabilecektir” diye konuştu. -Fatma Bedia UYAR

Muhabir: Fatma Bedia UYAR