Çocuklarını risklerden uzak tutmaya çalışan ebeveynler bazen fazla kontrolcü olabiliyor ve bu da özellikle büyüme çağında çocuğun kişisel gelişimine engel olabiliyor. Sokak ve parklardaki kaybolma olayları, ev içi kazalar, akran zorbalığı ve daha başka pek çok tedirgin edici olay doğal olarak anne babaları korkutuyor. Ebeveynlerin çocuklarını risklerden koruma isteği kimi zaman istenmeyen sonuçlara da neden olabiliyor. Konuya ilişkin ebeveynlere tavsiyelerde bulunan Uzman Psikolojik Danışman Gülsüm Türkeli, “Çocukları korum altına almaya çalışarak, maruz kalacağı bir duruma karşı baş etme becerisini yok etmiş oluyoruz” dedi.
“KENDİLERİNİ KORUYABİLECEKLERİNİ ÖĞRETMEMİZ LAZIM”
Türkeli açıklamasında şunları söyledi; “Dünya için baktığımızda bizi çok yaralayıcı olaylar yaşamaktayız. Bu çocuklar söz konusu olduğunda tahammül daha da zorlaşmakta. Örneğin Narin cinayeti ülkemizde ilk olan bir olay değil. Yaşamımıza kötülükler hep var ve maalesef olmaya da devam edecek. Aslında olay yaşandıktan sonra insanlar daha çok tedirgin olup çocuklarını çok daha büyük bir korum altına almaya çalışarak, kişinin maruz kalacağı bir duruma karşı baş etme becerisini yok etmiş oluyoruz. Böyle bir durumda kişiler maruz kaldıklarında ne yapabileceklerini, kendilerini nasıl koruyabileceklerini öğretmemiz lazım.”
“ÇOCUKLARINIZ MUTLAKA SİNYAL VERECEKTİR”
“Burada yetişkinler olarak görevlerimiz çocuklarımızın sinyallerini çok iyi takip etmek, çocukların rutinleri bozulduğunda mutlaka sinyaller verirler” şeklinde konuşan Türkeli, “Örneğin herhangi bir olay sonrası çocuklarımızın uyku düzeni, yeme davranışı, öfke, içe kapanma,saldırganlık gibi davranışları oluşabilir. Bir şekilde bu durumu fark edebiliriz. Önce çocuklarımızı nasıl okuyacağımızı takip etmeliyiz. Böyle bir durumda çocuğunuza ve o maruz bırakana karşı neler yapmamız gerekiyor. Adli yön mutlaka ve mutlaka ele alınmalı. Aynı zamanda bunun yanı sıra çocuklarımıza kendini nasıl koruyabileceğini öğretmemiz gereken bir süreçte var” dedi.
“ÇOCUKLARI DIŞARIDAN ESİRGEMEK İYİLİK DEĞİL KÖTÜLÜK OLUR”
Gelişim süreçlerine baktığımızda çocuklarımızın ilk olarak kendisini koruması gereken bölgesinin farkında olması. İlk çocukluk döneminde 6 yaşa kadar iyi dokunuş kötü dokunuşların farkına varmalarını, karmaşık sinyallere karşı kendisini nasıl koruyabileceği ile ilgili gerekli eğitimi vermemiz lazım. Onun dışında bu korkulan yanı sıra çocuğu okula, kreşe,parka göndermemek çocuğu korumak değil, hayata hazırlamamak olur. Çünkü ileri yaşları kendi başına bir adım atabilmesi ve ilişik kurması gerektiğinde bu ilişkiyi nasıl kuracağını çocuk öğrenememiş olur. Bizim uzmanlar olarak söylediğimiz ana şey çocuğun veya insanlığın iyi oluş haline destek olmak. Başıma bu gelecek diyerek, çocukların büyümesini gelişimi engellemememiz gerekiyor. Çocuğu kreşe göndermedik, tamamen kendi kontrolümüzde büyüttük. Peki bu çocuk bir sorunda nasıl baş edecek. Kötülüğünde iyiliğinde bir tercih oluğunu, kendi başlarına bir kötülük geldiğinde bununla nasıl baş edilmesi gerektiğini öğretmeliyiz. Ana temamız bu olmalı" dedi. -Alkın BİRİCİK
